Birçok kez başarısız dönemler yaşayan köklü şirketler, trendleri yakalayarak toparlanıp parlak günlerine dönebiliyor. ABD’li perakende şirketi Macy’s’in öyküsü de buna güzel bir örnek oluşturuyor.
Gözde YENİOVA [email protected]
ABD’nin en köklü perakende şirketlerinden biri olan Macy’s’in kökenleri, 1840’lı yıllara dayanıyor. Macy’s, ilk başlarda sadece kıyafet satıyordu. Şirketin kurucusu Rowland Hussey Macy, 1843 ile 1855 yılları arasında 4 farklı mağaza açtı ve bu mağazalarda hazır giyim ürünleri ve kumaş satarak işe başladı. Fakat Macy’s’in bu 4 girişimi de ilk etapta başarısızlıkla sonuçlandı. Rowland Hussey Macy’nin bu yenilginin altından kalkması ise çok uzun sürmedi. 7 yıl sonra gözünü New York’a çeviren Macy, 1858 yılında burada bir mağaza açtı ve başarılı satış grafiği yakaladı. Rowland Hussey Macy, 1877’de hayatını kaybetti ama kurduğu şirket, onun adını taşımaya devam ederek bugüne kadar geldi. Şirketin bugünlere gelmesinde ise önemli dönüm noktaları oldu. Çoğu kez başarısızlıktan yeni stratejilerle dönüp tekrar başarılı bir grafik çizen şirketin öyküsü, bu anlamda dikkate değer. 1902 yılında Macy’s, New York’taki Herald Square’e taşındı ve 1924 yılında Macy’s’in Herald Square’deki mağazası, dünyanın en büyük mağazası oldu. Macy’s, 1920’li yıllardan sonra ABD’nin diğer bölgelerine yayılmaya başladı ve 1929’da San Francisco ile Kansas City’de açıldı. Macy’s bu dönemlerde farklı farklı birçok şirketin birleşmesiyle oluşuyordu ve bu şirketler henüz tek bir çatı altında toplanmamıştı. Farklı isimlerle büyümeye devam eden şirket, 1992 yılına kadar New York’un dışında Florida, Atlanta, New Orleans ve New Jersey’ye açıldı. Fakat 1990’lar şirket için çok da iyi gitmedi. Zor bir döneme giren şirket, 1992’nin başlarında toptancılarına ücretlerini ödeyemeyecek duruma geldi ve iflas ettiğini duyurdu. Bu iflasın ardından şirketin yöneticileri değişti ve 5 yıllık bir iş planı oluşturuldu. Bu planla birlikte Macy’s yükselmeye başladı. Yapılan yeni plan ve yatırımlarla 1993 yılında şirket, iflas döneminin ardından ilk kârlılık dönemine girdi. 1994 yılında ise Federated Department Stores (FDS) tarafından satın alındı. İnternet üzerinden satış yapılabileceği fikrinin yaygınlaştığı dönemlerde Macy’s ilk internet sitesini, 1996 yılında açtı. Bir yıl sonra Macy’s satışlarını 10’a katladı ve 300 bin dolarlık satış yaptı. Şirket, 1998 yılında gerçek anlamda online satışlara yöneldi ve resmi sayfasını yayına aldı. Şu anda şirketin online satışlardan elde ettiği gelir daha da artıyor. Macy’s’in şu an 45 eyalette 800 mağazası bulunuyor ve cirosu da 30 milyar dolar civarında.
“Başarısızlık korkusu girişimciliğe engel”
Bugüne kadar 1,8 milyar dolarlık yatırım alan Gust.com’un CEO’su ve Angel Investing (Melek Yatırımcılık) kitabının yazarı David Rose ile Start Up Turkey etkinliğinde bir araya gelme fırsatı bulduk. Başarılı bir melek yatırımcı olan David Rose’un başarısızlık konusunda yaptığı vurgular ve girişimcilere yönelik verdiği tavsiyeler ilgi çekiciydi. “Girişimciliğe başarısızlıktan korkma kültürü engeldir” diyen David Rose’un anlattıkları şöyle: “Yeni şeyler denemeye alışık olan insanlar, başarısızlıktan korkmayan insanlardır. Başarılı girişimciler, genelde başarısızlıktan korkmayan ve yeni şeyler denemeye alışık olan insanlardan çıkar. Genç ve göçmen nüfusun yoğun olduğu ülkelerde girişimcilik artar. Türkiye, bu anlamda genç nüfusuyla şanslı. Yatırımcının yıllık nakit akışının en fazla yüzde 10’unu start up’lara yönlendirmesi gerekiyor. Melek yatırımcılık borsaya yatırım yapmak gibi değildir. Çok erken bir aşamada bir fikre yatırım yaparak yüksek risk alırsınız ve yüksek getiri elde etme imkanı yakalayabilirsiniz. Ancak genelde yatırımların yarısı başarısız olur. Yüksek getiri ise çok az şirketten gelir. Dolayısıyla çok bilinçli yatırım yapmak gerekir. Bugüne kadar 110 girişime yatırım yaptım. Bunların bir kısmı da başarısız oldu. Ama örneğin pond5.com, 20 bin dolarla kurulmuş mütevazı bir alım satım uygulamasıydı. Bu siteye 500 bin dolar yatırım yaptım. Zamanla girişim gelişti ve 130 milyon dolara Amazon’a satıldı. Ben de bu satıştan koyduğum yatırımın 60 katını kazandım.”
“ÇOK ERKEN VAZGEÇME”
İlk başarısızlığın ne olduğunu ve bununla nasıl başa çıktığını BIC Angel Investments Yönetim Kurulu Başkanı Joachim Behrendt’e sorduk. Behrendt’in yanıtı şöyle oldu: “İlk start up’ımı erken bir dönemde, 80’li yıllarda üniversitedeyken kurdum. Aklımdaki fikir, Almanya’da tatil evleri kiralamaktı. Ev ve benimle iş yapmaya hevesli ev sahiplerini bulmak için harcadığım olağanüstü sürenin ve ilk kataloğumun basılmasının ardından hiç kimsenin bu işle ilgilenmediğini fark ettim. Birkaç ay sonra işi bıraktığımda sadece 3 veya 4 müşteri alabilmiştim. İş modelini tersine çevirip daha iyi anladığım işi yapmaya başladım ve kendi üniversitemden ve diğer üniversitelerden öğrencilere, Avrupa’da seyahat imkanları ve kayak tatilleri sundum. İş, büyük bir başarı kazandı. Zirve zamanımızda Kuzey Almanya’dan Fransa, İsviçre ve İtalya’ya otobüslerle bin kadar öğrenci taşıyorduk. Girişimcilere asla düzgün bir pazar araştırması olmadan ve müşterilerle mümkün olduğunca erkenden konuşmadan yeni bir işe çok fazla yatırım yapmamalarını öneriyorum. Bugünlerde buna ‘yalın start up’ yaklaşımı deniyor. Bir de asla bir işten çok erkenden vazgeçilmemeli.”
Aile şirketlerinde kuşak geçiş oranları: İkinci kuşağa geçen %30, üçüncü kuşağa geçen %12, dördüncü kuşağa geçen ise %3.
Finlandiya’da Nokia’nın eski çalışanlarının kurduğu şirket sayısı 400.
BAŞARISIZLIK TWEET’LERİ
Genç Kagider: “Yaşamda başarısızlık yoktur, sadece sonuçlar vardır. Sonuçlar istenirse tecrübelerle değiştirilebilir.”
Ayşen Zamanpur: “Girişimciler risk alır ama gözü kara değildir. Girişimciler başarıyı sever ama başarısızlıktan yılmaz.”
Girişim Fabrikası: “Girişimci sönük bir başarıdansa şaşırtıcı başarısızlıkları tercih eden risk alıcıdır” Jim Fisk.
0 yorum