Türkiye’nin önde gelen ailelerinin 2. ve 3. kuşakları start up’ları yakın takibe almış durumda. Girişimcilere yatırım yapan yeni nesil patronlar arasında Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Konukoğlu’ndan Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu’ya kadar çok sayıda tanınmış ailenin çocuğu var. Radarlarında ise genellikle teknoloji start up’ları öne çıkıyor.
içinde bulunduğumuz dönem, şirketlerin kurumsal dayanıklılığını artırabilmesi için inovasyon ve girişimcilik ruhunun yayılması gerektiğini gösteriyor. Kurum içi girişimcilik kültürü hızla yayılırken büyük holding ve grupların ikinci ve üçüncü kuşakları, girişimcilerin kurduğu start up’ları yakın markaja almış durumda. Start up’lara ve bir sonraki aşamaya geçen scale up’lara maddi ve manevi destek olan yeni nesil patronların en önemli özelliği ise teknolojiye meraklı ve iyi eğitim almış olmaları. Büyük kısmı ise ABD’nin ünlü okullarından mezun ve yurt dışında okurken start up ekosistemini görüp Türkiye’ye döndükten sonra da bu alanda çalışmaya karar vermiş. Girişimcilere destek olan, yatırım yapan yeni kuşak patronlar arasında Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Konukoğlu’ndan Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu’ya kadar çok sayıda tanınmış ailenin çocuğu var. 20 yıl önce New York’ta girişimcileri desteklemek için kurulan ve uluslararası bir ağa dönüşen Endeavor’un Türkiye şubesinin üyelerinin tamamına yakını da büyük aile şirketlerinin ikinci ve üçüncü kuşak üyelerinden oluşuyor. Bu kitle, Türkiye’deki start up’lara aktif destek veriyor.
KİMLER DESTEK OLUYOR?
Start up’lara destek olan büyük aile şirketlerinin yeni jenerasyonunda iyi eğitimli, teknolojiye meraklı yeni nesil patronlar dikkat çekiyor. Büyük aile şirketlerinin yeni kuşağı içinde start up’ları radarına alanların başında Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu, Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Konukoğlu ve BluTV Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Doğan Yalçındağ var. Sanko Holding’in 6’ncı kuşağını temsil eden 34 yaşındaki Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Sankonline CEO’su Turgut Konukoğlu, son 3 yıldır Sankonline üzerinden gerçekleştirdiği yatırımlarla Türkiye’deki start up’lara maddi ve manevi destek oluyor. Konukoğlu, “Sankonline üzerinden gerçekleştirdiğimiz yatırımların yanında arkadaşlarımın da süreç içinde yer aldığı projelere ve yatırımlara destek oluyorum” diyor. 2 yıl öncesine kadar aile şirketinin gayrimenkul işleriyle ilgilenen Zorlu Holding İcra Kurulu Üyesi Emre Zorlu da son dönemde vaktinin büyük kısmını yeni girişimlere ve start up’lara ayırıyor. Zorlu, Vestel’in altında Corporate Venture Capital’i kurduklarını ve şu anda adım adım Türkiye’deki girişimcilik ekosistemini öğrenmeye çalıştıklarını belirtiyor. Start up’larla düzenli ilgilenmesinin kendisini besleyip geliştirdiğini söyleyen Zorlu, “15 günde bir fikri olan gençlerle buluşuyorum” diyor.
GİRİŞİMCİ NESİL
Büyük aile şirketlerinin yönetim kurullarında görev yapan ve start up’larla yakından ilgilenen ikinci kuşak iş insanları arasında Endeavor Yönetim Kurulu Başkanı Emre Kurttepeli, Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Özyeğin, Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu, Projectz Kurucu Ortağı Tahir Zaimoğlu, Merve ve Can Gürel gibi yeni kuşak patronlar da yer alıyor. Boston’da Tufts Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi alan, TÜSİAD eski başkanı Ömer Sabancı’nın oğlu ve Marinsa Holding Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Sabancı, aile şirketinin yanı sıra başarılı bulduğu start up’lara yatırım yapıyor. Sabancı, en son geçtiğimiz mart ayında restoran rezervasyonu servisi veren Reztoran’a yatırım yaptı. Irmak Dönmez ve Murat Büyümez çiftinin iki yıl önce hayata geçirdiği Reztoran’ın yatırımcıları arasında Sabancı dışında Türkiye’nin tanınmış ailelerinin ikinci kuşak temsilcilerinden Doğan Yalçındağ, Cem Garih, David Nahmiyas ve Can Gürel de var. Türkiye’nin önde gelen melek yatırımcıları arasında gösterilen Projectz’in kurucu ortağı Tahir Zaimoğlu, kariyerine otel, eğlence ve perakende sektörlerini kapsayan aile şirketlerinde başladı. Erken evre teknoloji şirketlerine odaklanan Zaimoğlu, bugüne kadar birçok start up’a girişim sermayesi yatırımı yaptı.
İYİ EĞİTİMLİLER
Start up’lar, Endüstri 4.0 ve dijital dönüşüm konularıyla yakından ilgilenen ve geleceğin yeni işlerine yatırım yapan ikinci kuşak patronlar arasında girişimcilik eğitimi alanlar da bulunuyor. Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu bunlardan biri… İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunu olan Kalyoncu, eş zamanlı olarak AA School of Architecture ve IIT’de eğitim aldı. Buradan mezun olduktan sonra Harvard Üniversitesi’nde müzakere, Babson’da girişimcilik ve Tufts Üniversitesi’nde de kurumsal diplomasi eğitimleri aldığını belirten Kalyoncu, şu anda aile şirketinin gayrimenkul ve yapişlet- devret modeli işleriyle yeni girdikleri yeme-içme sektöründeki yatırımlarını yönetiyor. İstanbul’un yeni havayolu projesini yürüten IGA şirketinde icra kurulu üyesi ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nin vakfında mütevelli heyeti üyesi olarak görev yapıyor. Tüm bu görevlerinin yanında Kalyoncu’nun en fazla zaman ayırdığı konulardan biri de start up’lar. “Benim farklı yaptığım iş sektörlerimizle ilgili olan start up’ları yakından takip etmek” diyen Kalyoncu, bunun kendisinden önceki kuşakların yapabildiği bir iş olmadığını da vurguluyor. Start up’ların Türkiye’de son 10-15 yılda geliştiğini ifade eden Kalyoncu, “Start up’larla şirketlerimizin sinerji kurarak katma değerli yeni ürün ve projeler geliştirmesi için çalışıyorum” diye konuşuyor.
İNŞAATÇILAR AĞIRLIKTA
Ana sektörü inşaat ve gayrimenkul olan grupların yeni jenerasyonunda da start up’lara yatırım yapan çok sayıda patron var. Tahincioğlu Holding’in yönetimini babasının vefatı üzerine devralan Özcan Tahincioğlu, Türkiye’nin önde gelen yatırımcılarından biri. Revo Capital ile Türkiye’nin önde gelen girişimcilerine ve start up’larına yatırım yapan Tahincioğlu, “Girişimlere etkin bir şekilde katkıda bulunmaya çalışıyoruz” diyor. Tahincioğlu, ağırlıklı Türkiye’deki internet ve teknoloji şirketlerine girişim sermayesi sağlıyor. Babasının temellerini attığı inşaat işini geliştirip cirosu milyar doların üzerinde bir holding kuran Ankaralı YDA Group’un ikinci kuşak temsilcisi Hüseyin Arslan’ın da en büyük hobilerinden biri start up’lara yatırım yapmak. ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü mezunu olan Arslan, daha çok bilişim teknolojileri projeleriyle ilgilendiğini belirterek, “Melek yatırımcı tarafım var. Melek yatırımcılık yapıyorum” diyor. Yıldırım Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yüksel Yıldırım da ailede kendisinden sonra gelen 3’üncü kuşağın ileri teknoloji alanında faaliyet gösteren start up’larla ilgilendiğini ifade ediyor ve şöyle konuşuyor: “Biz endüstriyel bir grubuz. 3. kuşak ise daha yüksek teknolojili işlerle ilgilenmek istiyor.” Bu nedenle de yeni jenerasyonun mevcut işleri devam ettirmek istemediğini dile getiriyor.
Holdinglerin 2. ve 3. kuşağı yeni start up’ları mercek alıtna alıyor.
FONLARLA HAREKET EDENLER
Kuyumculuk sektöründe perakende tarafında Jival, altın üretimi tarafında Mioro markalarıyla faaliyet gösteren ve gayrimenkulde Starcity Outlet ve Palladium AVM Ataşehir ve Palladium AVM Antakya’nın yatırımcıları arasında olan Gençoğlu Grup’un ikinci kuşak temsilcisi Umur Gençoğlu, 7-8 yıldır girişimcilik ekosisteminde yatırımcı olarak rol alıyor. ABD’de eğitim alan Gençoğlu, farklı ülkelerde yazılım, otomotiv, finans ve ilaç sektörlerinde yaptığı yatırımlardan sonra Türkiye’de de girişimcilere destek olmaya başladı. Türkiye’deki girişimlere ağırlıklı fonlar aracılığıyla yatırım yaptığını anlatan Gençoğlu, “Bu işe öncülük eden 212, Revo, 500 Startups İstanbul gibi fonlara yatırımlarımız oldu. Ayrıca katkı sağlayabileceğimize inandığımız girişimlere direkt olarak yatırım yapmaya devam ediyoruz” diyor. Paylaşımlı ofis sistemi Kolektif House’un da yatırımcıları arasında yer alan Gençoğlu, üniversite yıllarından itibaren arkadaşı olan şirketin kurucularıyla işi büyütmeye devam ettiklerini söylüyor. Fonların yanı sıra girişimlere direkt olarak yatırım yapma fikrinden uzaklaşmadıklarını da ifade eden Gençoğlu, sözlerine şöyle devam ediyor: “Sadece artık daha çok zaman ayırabileceğimize inandığımız, bilgi birikimimizden en iyi şekilde faydalandırabileceğimiz ve yönetimine katkı sağlayabileceğimiz girişimleri tercih etmeye özen gösteriyoruz.”
YATIRIM KARNELERİ
Yeni nesil patronların start up yatırım karnelerine gelince… Bu konuda en iyi performans, yıllar önce aile şirketi İpragaz’da görev almak yerine kendi girişimini kuran Endeavor Türkiye Başkanı Emre Kurttepeli’ye ait. Bugüne kadar 7 girişimde kurucu olarak bulunan Kurttepeli, son 10 yıldır da 35’in üzerinde girişime yatırımcı olarak katkıda bulunduğunu söylüyor. Kurttepeli, yönetim kurulu başkanlığını yaptığı Endeavor Türkiye ile de bugüne kadar birçok girişimciye destek oldu. Endeavor ile 54 girişimci şirketten 88 girişimciyi Endeavor girişimcisi seçtiklerini belirten Kurttepeli, “Bunların 26’sına halen aktif destek sağlıyoruz. 10 yıl içerisinde Endeavor portfolyosunda yer alan girişimciler 1,5 milyar doların üzerinde değerlemeye ulaştı. Endeavor Türkiye girişimcilerinin yüzde 50’si 91 ülkeye satış yapıyor ve 30 ülkede faaliyet gösteriyor” diyor. Kurttepeli’nin başkanlığını yaptığı Galata Business Angels ise kuruluşundan itibaren 20’nin üzerinde girişime erken aşama fonlamasında önayak oldu. Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu da Revo Capital ile bugüne kadar 13 start up’a yatırım yaptığını açıklıyor. Yatırım yaptığı start up’ların insan kaynakları, bankacılık ve ödeme sistemleri, akıllı ev çözümleri ve medya gibi çok farklı alanlarda olduğunu anlatan Tahincioğlu’nun bugüne kadar yatırım yaptığı yatırımlar arasında sırasıyla şöyle: 8digits, Onedio, Paraşüt, SkyAtlas, FIT Solutions, Cosa, Neozeka, ACL Teslim, Cardtek, Peoplise, Digiform, V-Count ve Sinemia… Sanko Holding’in yeni kuşağından Turgut Konukoğlu ise bugüne kadar 7 start up’a yatırım yaptı. Konukoğlu’nun son 3 yılda yatırım yaptığı start up’lar arasında Scorp, 500Startup, Ödeal, Evtiko, Bisu, Evreka ve Sankonline var.
İLGİNİN NEDENİ
Uzmanlara göre ikinci ve üçüncü kuşak iş insanlarının internet girişimlerine ve teknoloji şirketlerine ilgisinin artmasında Türkiye’de internet sektörünün gelişimi ve melek yatırımların son 5 yılda hızını ve etkisini genişletmesi etkili oldu. Yeni kuşak patronların dünyada ve Türkiye’de başarılı start up hikayelerine tanıklık etmesi de ilgiyi artırdı. Etohum Kurucusu Burak Büyükdemir, büyük holding ve grupların işlerini bir şekilde teknolojiye entegre etme zorunluluklarının aile şirketlerindeki genç kuşağın start up’larla yakından ilgilenmesine ve onlara yatırım yapmasına yol açtığını belirtiyor. Büyükdemir, “Bugün ikinci kuşak iş insanları teknoloji ve internetin yarattığı ekonominin büyüklüğünün farkında. Bu farkındalık internet girişimleriyle yakından ilgilenmelerine neden oluyor” diyor. JCI Türkiye Başkanı Özgür Noyan’a göre ise ikinci kuşak iş insanlarının eskiye göre start up’larla yakından ilgilenmelerinin en önemli nedeni yurt dışında eğitim almaları. Noyan, bu konuda şöyle konuşuyor: “Birinci kuşak sanayici ve iş adamları kendi meslek ve iş hayatlarında başarıya ulaştıktan sonra çocuklarına en iyi şekilde eğitim verebilme hatta yurt dışında eğitim aldırabilme imkanına kavuştu. Bu şekilde yetişen ikinci kuşak, almış olduğu eğitim ve gidip gördükleri ülkeler sayesinde kendilerini geliştirdi. Buralarda başarıya ulaşan start up’ları, yeni kuşak girişimcileri gördükçe bunlara kayıtsız kalamadılar.”
RADARDAKİ START UP’LAR
Start up’lara yatırım yapan ikinci kuşak patronların radarında daha çok teknoloji şirketleri bulunuyor. B2B bulut çözümleri ve nesnelerin interneti alanlarındaki yatırım fırsatları da yeni nesil patronların hedefinde… YDA Group Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan, radarındaki start up’lar için “Projenin yeni ve inovasyon içermesine dikkat ediyorum. Değerlendirme ekibimiz var, onların da olumlu değerlendirmesi gerekiyor” diyor. Arslan’ın bir diğer kriteri de start up’ların ortaklığa açık olması. Arslan, uluslararası ortaklıklara açık olabilen ve girişimci gençleri tercih ettiklerini belirtiyor. Gençoğlu Group Yönetim Kurulu Üyesi Umur Gençoğlu, yatırım yaptığı fonların hepsinin farklı stratejileri olsa da ana iş kolu olarak teknolojiyle uğraşan şirketlerle ilgilendiklerini söylüyor. Gençoğlu, “Biz de Türkiye’deki gelişimin teknolojiye yapılan yatırımın artmasıyla hızlanacağına inandığımız için bu fonlara yatırım yapmayı önemsiyoruz” diyor. Gençoğlu, bunun dışında Kolektif House gibi fırsat gördükleri ve Türkiye’deki girişimcilik ekosisteminin gelişimine fayda sağladığını düşündükleri farklı şirketlerle ilgilendiklerini açıklıyor. Tahincioğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Tahincioğlu, özellikle B2B bulut çözümleri, farklı dikeylerdeki hizmet olarak yazılım (SaaS) çözümleri ve nesnelerin interneti alanlarındaki yatırım fırsatlarına odaklandıklarını ifade ediyor. Sanko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Konukoğlu da iş alanı ve fikrinden çok start up’ları kuran ekipleri radarına aldığını belirterek, “Sayısız güzel fikir var ancak çok azı kullanıcı tarafından sürekli tercih ediliyor” diyor ve ekliyor: “Yatırımın önünün açık olması ve yurt dışı yatırım ve yatırımcı potansiyelinin olması da sürece artı olarak yansıyor.”
TURGUT KONUKOĞLU SANKO HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ
“TAKIMA YATIRIM YAPIYORUZ”
O DA GİRİŞİMCİ
Kendim de bir girişimci olduğum için start up’ların ve yeni kuşak girişimcilerin potansiyelini görebiliyorum. Değişen dünyada start up’ların gelişim hızı çok farklı, bildiğimiz hiçbir sektöre benzemiyor. Her geçen gün karmaşıklaşan günümüz dünyasını kolaylaştıracak, daha hesaplı hale getirecek yatırımları bulmak, geliştirmek, girişimcilerine her anlamda destek olup projelerini başarılı bir hale getirmeye yardımcı olmak bir yerde vatandaşlık görevi.
EKİBE BAKIYOR
Start up’lara yatırım yaparken genel eğilimimiz sektör yatırımından ziyade işi yapacak ve yürütecek ekiplere bakmak. Dolayısıyla fikirden ziyade start up’ı oluşturan takıma yatırım yapıyoruz. Ayrıca yatırım yapacağımız start up’ı seçerken ölçek olarak yatırımın önünün açık olması ve yurt dışı yatırım ile yatırımcı potansiyelinin olması değerlendirme sürecine artı olarak yansıyor.
ÖZCAN TAHİNCİOĞLU TAHİNCİOĞLU HOLDİNG YKB
“DİNAMİZMİN İÇİNDE OLMAK KEYİF VERİYOR”
ETKİLEYİCİ İŞLER
Yeni kuşak girişimciler çok etkileyici işler yapıyor. Eski nesil iş modellerini alıp değiştirip hem müşterilerine hem sektöre katkı sağlayacak şekilde hayata geçiriyorlar. Bu dinamizmin içinde olmak bizlere büyük keyif veriyor.
POTANSİYEL
Yıllardır iş dünyasında edindiğimiz deneyimleri start up’larla paylaşabiliyor olmak da işin bir diğer keyifli yüzü. Bir yandan doğru iş modelleri doğru bir şekilde yönetildiğinde ciddi bir büyüme potansiyeli sunuyor. Dolayısıyla bu girişimlerin büyük bir yatırım getirisi potansiyeli de oluyor. Bu potansiyeli Türkiye’deki yeni nesil girişimcilerle birlikte ortaya çıkarmak istiyoruz.
UMUR GENÇOĞLU GENÇOĞLU GROUP YÖN. KUR. ÜYESİ
“GİRİŞİMCİLİK PENCERESİNDEN BAKMAK ÖNEMLİ”
NE ZAMAN BAŞLADI?
Girişimcilik dünyasıyla ilgilenmeye Amerika’da bu konuda en iyi okullardan biri olan Babson College’da okurken başladım. Hangi sektör olursa olsun iş dünyasına girişimcilik penceresinden bakmanın önemini ve katkılarını anladım. Sonrasında da hem aile şirketimizin kendi iş kollarında bu konuları bu bakış açısıyla değerlendirmeye hem yenilikçi sektörlere yatırım yaparak kendimi geliştirmeye özen gösterdim.
KİM ETKİLEDİ?
Start up’larla ilgilenmeye ilk olarak yurt dışında yatırım yaparak başladım. Bu yatırımlar arasında en çok aklımda kalanlardan biri, çevre dostu kağıt bazlı bir maddeden şişe ve ambalaj üreten İngiltere merkezli GreenBottle adındaki bir şirketti. Daha sonra yönetimsel problemlerden ötürü şirket kapanmak zorunda kaldı. Ancak hem kullandığı yeni teknoloji hem çevreye gösterdiği özenden ötürü beni etkiledi.
0 yorum