Çalışan Bağlılığı Start Up’lar için Hayati Önemde

Pandemi sürecinin hepimize getirdiği belirsizlik ve bilinmezlik tabii ki start up şirketleri de etkisi altına aldı. Özellikle ilk aylarda yaşanılan “ne olacağını bekleme hali” birçok girişimi ve girişim yatırımcısını duraklattı.

Burcu Durdabak Başer / Partner İK Kurucu Ortağı

Nakit akışı konusunda sıkıntı yaşayan büyümekte olan yapılar büyüme hızını düşürdü ve kritik pozisyonlar dışında işe alımları durdurdular. Eğlence sektöründeki birçok şirket gibi bu alanda çalışan yeni girişimler de bazı fikirlerini rafa kaldırmak zorunda kaldı.

Fakat bekleme halini kısa tutan ve hızlı aksiyon alan girişimler dünyamızın yeni koşullarını değerlendirerek hızlıca kendilerini adapte edebilir. Özellikle uzaktan çalışmaya elverişli sektörler kendilerini çok hızlı adapte etti ve yıllık planlarını gerçekleştirmeye devam ettiler.

KÜLTÜR OLUŞTURMAK

Start up’ları dünyaya yeni gelmiş bir bebek gibi düşünebiliriz. Her dönemlerinde farklı ihtiyaçları ve desteklenmesi gereken farklı konuları oluyor. Özellikle kuruluş aşamasında şirket kültürü ve organizasyonun büyüme hızına göre tidoğru yapıyı oluşturmak çok kritik. Burada tamamen girişimin büyüme yönü ve hızı göz önüne alınarak bir çalışma yapılması gerekiyor.

İlk yatırımını almış ve hızlıca sektöre adapte olmayı bekleyen bir girişim ise işe alım konusunda ciddi sıkıntılar yaşayabiliyor. Henüz yaşam döngüsü belli olmayan bir şirket için çoğu zaman görev tanımı bile tam netleşmemiş bir pozisyonda, işe alım yapmak kurucular için oldukça zorlayıcı bir süreç oluyor Bu nedenle kuruluş aşamasında görev tanımlarının belirlenmiş olduğu bir büyüme projeksiyonu çıkarmak konusunda destek oluyoruz.

KRİTİK POZİSYONLARI YEDEKLEME

Yatırım sonrası büyüme aşamasındaysa sadece girişimci ekosisteminde çalıştığımız için doğru adayları bulmamız çok daha hızlı oluyor. Bahsettiğim bu süreçler çoğu start up’ta kurucular tarafında yapılıyor; fakat hem işi yönetmek hem aslında uzman olmadığınız birçok konu hakkında yeni şeyler öğrenip tüm emeklerinizi emanet edeceğiniz çalışanlara ulaşmak oldukça uzun süren bir çalışma.

Start up’tan scale up dönemine geçmiş şirketlerin ise çalışanlarını elde tutma, prim sistemi kurma, kritik pozisyonları yedekleme, terfi sistemi oluşturma gibi farklı gündemleri oluyor. Bu noktada da yine kurucuların tüm bu süreçleri öğrenip sıfırdan sistemler geliştirmesi gerekiyor. Biz ise tüm bu sistemleri şirketin kendi kültürüne paralel olacak şekilde kısa zamanda hayata geçirebiliyoruz.

BÜYÜK RESMİ GÖRMEK

Her girişim kendi yaşam döngüsünde bir hikâye yazıyor. Hikâyeyi oluşturanlar kurucular olsa bile yazan kişiler her zaman bu hikâyeye inanarak orada çalışanlar. Hikâyeye katkısı olan herkesin büyük resmi görerek, hikâyenin nereye varabileceğini öngörerek tüm süreçlere şeffaf bir şekilde dahil edilmesi gerektiğine inanıyorum. Çalışan bağlılığı her şirket için önemli fakat start up’lar için hayati önem taşıyor.

Kurumsal dünyada çok az etki edecek olsa bile 10 kişilik şirketinizdeki en kritik yazılımcınızın iş değiştirmesi hem maddi hem manevi olarak sizi toparlaması güç bir duruma sokabilir. Bu nedenle sağlıklı bir büyüme yaşayabilmek için sağlıklı bir ekip olmak gerektiğini düşünüyorum.