“Önce türkiye sonra yurtdışı”

Paraşüt son dönemin en dikkat çeken start up’larından biri… KOBİ’lerin ihtiyaç duyduğu finansal hizmetleri, kullanıcı dostu bir arayüzle ve uygun fiyatla sunan girişim, 1 yıl gibi kısa zamanda 6,8 milyon TL’lik yatırım almayı başardı. Paraşüt’ün kurucu ortağı Sean X. Yu, Türkiye pazarında varlıklarını güçlendirdikten sonra yurtdışı pazarlara açılacaklarını söylüyor. “Uzun vadede bölgesel olarak alanımızda lider bir oyuncu olmayı hedefliyoruz” diyor.

Paraşüt, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına göre tasarlanmış, kullanıcı deneyimini ön planda tutan web tabanlı bir finans yönetim uygulaması. Her işletme için kritik olan temel finansal hizmet ve bilgileri gerçek zamanlı ve en anlaşılır şekilde sunan girişim, 2013 yılında Sean X. Yu, Andaç Türkmen ve Fahri Özkaramanlı tarafından kuruldu. Şu ana kadar 50 bin şirkete ulaşan ve her ay minimum yüzde 25’lik büyüme temposuyla yol alan şirket, kısa zamanda 2. tur yatırımı almayı da başardı. Hatta Silikon Vadisi fonlarından Ribbit Capital’dan aldığı yatırımla Türkiye’de ilk defa Silikon Vadisi’nden kurumsal teknoloji yatırımı çeken şirket oldu. Paraşüt’ün kurucu ortağı Sean X. Yu, başarılarını ihtiyacı net olarak saptamalarına bağlıyor. Türkiye’de küçük işletmelerin, finansal verilerini genelde dağınık yapıda, excel tablolarında tutarak yönettiklerinin altını çizen Yu, bu durumun da çok büyük zaman ve iş gücü kaybına sebep olduğunu aktarıyor. Yu, “Paraşüt fikri de bu gözlemden doğdu. Çıkış noktamız, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ihtiyaç duyduğu finansal hizmetleri, teknolojinin imkanlarını kullanarak kullanıcı dostu bir arayüzle bütçelerine uygun fiyatlarla erişilebilir hale getirmekti” diye konuşuyor. 2. turda aldığı toplam 6,8 milyon TL’lik yatırımla daha da güçlenen Paraşüt’ün hedefi büyük. Yu, önce Türkiye pazarında varlıklarını güçlendireceklerini ardından yurtdışı pazarlara açılacaklarını söylüyor. “Uzun vadede bölgesel olarak alanımızda lider bir oyuncu olmayı hedefliyoruz” diye konuşuyor. Paraşüt’ün kurucularından Sean X. Yu’nun sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

VADİ’DEN YATIRIM ALMANIN SIRRI
RİSKLERİ İYİ ANLIYORLAR Paraşüt Türkiye’de Silikon Vadisi’nden ilk yatırım alan girişim. Bazı Silikon Vadisi girişim sermayesi fonları daha önce gelişmekte olan ülkelerde yatırım yapmış olabiliyor ve bu nedenle riskleri daha iyi anlayabiliyorlar. Bu tip şirketler, Türkiye’de erken aşamadaki start up şirketlere daha rahat yatırım yapabiliyor. Ama çoğu Silikon Vadisi girişim sermayesi fonu, çevrelerindeki şirketlere yatırım yapmayı tercih ediyor.
BİRAZ BÜYÜMEK GEREK Bu fonları ikna edebilmek için biraz daha büyümüş olmak gerekiyor. Birçok girişim sermayesi şirketi, yüzlerce milyon dolarlık fonlara sahip ve daha büyük rakamlarda yatırım yaparak zamanlarını daha etkili kullanmayı tercih ediyorlar.
KALİTELİ EKİP ETKİSİ Bu da daha ileri aşamalarda yatırım yapma iştahı oluşturuyor. Türkiye’deki risk algısı yüksek olduğu için de kendi bildikleri ve anladıkları iş modellerine ya da daha önce yatırım yaptıklarına benzer oluşumlara yatırım yapmayı tercih ediyorlar. Bütün fonlar, kaliteli bir ekibe ve şirketin faaliyet gösterdiği sektöre önem veriyor.

Paraşüt’ün kuruluş hikayesinden bahseder misiniz?
Harvard Üniversitesi’ni bitirdikten sonra Lehman Brothers’ta ve bir özel sermaye şirketinde uzun bir süre analist olarak çalıştım. Bu süreçte, yüzlerce şirketin finansal ve operasyonel analizini yaptım. İşletme sahiplerinin şirketlerini daha iyi yönetebilmeleri için ihtiyaç duydukları finansal bilgilerin ne olduğunu çok daha yakından anlama şansım oldu. 2010 yılında Türkiye’ye taşındım. Türkiye’de Endeavor’da ve Grou. ps’ta çalıştığım süre boyunca start up şirketlerin gelişmesine ve büyümesine destek verirken, işletmelerin ihtiyaç duydukları finansal bilgileri kolaylıkla alabilecekleri bir araç olmadığını fark ettim. Ardından da 2013 yılının başında iki ortağım Andaç Türkmen ve Fahri Özkaramanlı ile birlikte Paraşüt’ü kurduk.

Girişimci olmaya nasıl karar verdiniz?
Endeavor’da çalıştığım süre boyunca etkileşime girdiğim girişimciler ve havasını soluduğum ekosistem bana ilham verdi, girişimci olma fikrini aşıladı. Sonrasında Grou.ps’ta start up tecrübesi edinmek, olayı içinden yaşamak da bu fikri geliştirdi ve benimsetti. Aslında Paraşüt’ün iş modeli, yani SaaS (software as a service/hizmet olarak yazılım) yurtdışında kendini ispatlamış, 10-15 yıllık var olan iş modelleri. Fakat Türkiye’de küçük işletmeler, finansal verilerini genelde dağınık yapıda, excel tablolarında tutarak yönetiyor. Bu durum çok büyük zaman ve iş gücü kaybına sebep oluyor. Paraşüt fikri de bu gözlemden doğdu. Çıkış noktamız, küçük ve orta ölçekli işletmelerin ihtiyaç duydukları finansal hizmetleri, teknolojinin imkanlarını kullanarak kullanıcı dostu bir arayüzle bütçelerine uygun fiyatlarla erişilebilir hale getirmekti.

Yurtdışında var olan bu iş modelini Türkiye’ye uyarladınız. Peki Paraşüt’ün iş modeli benzerlerinden nasıl ayrışıyor?
ABD’de, Avrupa’da ve Avustralya’da Paraşüt benzeri pek çok şirket mevcut. Paraşüt’ün ayrıştığı en büyük nokta, Türkiye pazarında faaliyet göstermesi ve bu pazarın mevzuatına ve ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirilmesi. Yine yerel pazarda faaliyet gösteren bankalar ve çözüm ortaklarıyla yaptığımız işbirlikleriyle de ayrışıyoruz. En güzel örneklerden bir tanesi halihazırda sunduğumuz e-fatura ve e-arşiv hizmeti. Kuruluş sürecine dönecek olursak, hangi aşamalardan geçtiniz? İş fikrini, iş modelini nasıl analiz ve test ettiniz? Öncelikle şirketi kurmadan bir prototip üzerinde çalıştık. Elimizdeki bu çalışmayla da İstanbul merkezli Revo Capital ve Silikon Vadisi merkezli girişim sermayesi fonu Ribbit Capital’dan çekirdek yatırım alarak Paraşüt’ü 2013 yılında diğer iki ortağımla birlikte kurma imkanına sahip olduk. Hemen ardından yaptığımız prototip çalışmayı bir adım daha ileri taşıyarak kapalı beta sürecini başlattık. Küçük bir kullanıcı grubundan geri bildirim aldığımız kapalı beta sürecinden sonra uygulamayı ücretsiz olarak 2014 Şubat ayında herkesin kullanımına açtık. Geri bildirimlerle uygulamayı pazara çıkmaya hazır hale getirdik. Haziran 2014’ten bu yana kullanıcılarımıza abonelik bazında hizmet sunuyoruz.

Ne kadarlık bir yatırım aldınız? Bu ilk yatırım sizin büyümenize ve hedeflerinize nasıl bir ivme kazandırdı?
Aslında biz girişim sermayesi fonuyla yola avantajlı başladık. İlk turda 1.650 milyon TL yatırımı, 2013 yılında Hollanda merkezli girişim sermayesi fonu Revo Capital’dan aldık. Hemen peşi sıra da Silikon Vadisi merkezli girişim sermayesi fonu Ribbit Capital’dan yatırım aldık. Böylece Türkiye’nin Silikon Vadisi’nden yatırım çeken ilk kurumsal teknoloji şirketi olduk.

YENİLERE 3 ÖNERİ
SORGULAYAN TAKIM Yeni girişimciler için üç önerim olabilir. Öncelikle en iyi takımı kurmaya özen göstermeliler. Takım, ekibi tamamlayacak nitelikte olmalı. Takımdaki herkes daha iyiye ulaşmak ve gelişim için birbirini rahatlıkla sorgulayabilmeli. Personel alımına, networking’e, takım oluşturmaya çok zaman ayırmalılar.
KAYNAK KULLANIMI İkinci önerim ise kısıtlı kaynaklarını doğru kullanmaları olur. Start up bir şirket olarak kısıtlı insan gücüne ve paraya sahip olacaklar. Bu koşullarda doğru ürünü geliştirdiklerinden emin olmalılar. Doğru pazarlama ve dağıtım kanallarını kullanmaları da çok önemli.
KARARLI YAKLAŞIM Üçüncü önemli önerim kararlı olmaları gerektiği. Start up kurmak bugüne kadar karşılaştıkları en büyük zorluk. Çok çalışarak zorlukları kararlılıkla aşmalarını tavsiye ederim.

“Bu pazardaki hedeflerimizi gerçekleştirdiğimizde yurtdışı pazarlara da açılacağız.“

“ÇOK HIZLI BÜYÜYORUZ”
İKİ ÖNEMLİ BACAK Paraşüt’ü kurarken öncelikle kurucu ortaklar olarak bir araya geldik. İş fikri dışında bu işin iki önemli bacağı teknolojik altyapı ve tasarım. Dolayısıyla kurucu ortakların her birinin bu alanlarda uzmanlıklarının olması önemli bir kriterdi.
ARADIĞIMIZ ÖZELLİKLER Onun dışında, ekip arkadaşlarımızda aradığımız üç temel özellik var: Akıllı, sorumlu ve azimli olmaları. 18 ay önce 3 kişi olarak başladığımız yolculuğumuza 17 arkadaşımız katıldı ve şu anda 20 kişilik bir ekibimiz var. Ancak çok hızlı büyüyoruz. Yakın zamanda aramıza yeni arkadaşlarımız da katılacak.

NE KADARLIK BİR YATIRIM ALDINIZ?
Toplam 6,8 milyon TL yatırım aldık.

İkinci tur yatırımı ne zaman aldınız?
İkinci tur yatırımı, 2015 yılının Nisan ayında yine Revo Capital ve Ribbit Capital’dan toplam 5,2 milyon TL olarak aldık ve ilk çeyreği kapattık.

Şu ana kadar toplamda ne kadarlık bir yatırım almış oldunuz?
Toplam 6,8 milyon TL yatırım aldık.

Peki üçüncü tur yatırım için teklifler geliyor mu?
Bize yaklaşan bazı fonlar oldu, ancak bizim henüz proaktif şekilde bir arayışımız mevcut değil.

Kuruluş aşamasında kendinize belirlediğiniz ilk hedefler nelerdi?
Kuruluş aşamasındaki en önemli ve öncelikli hedefimiz, pazarın ihtiyaç duyduğu, isteyeceği bir ürün çıkarmaktı. Bunu da yaptık. Bundan sonraki hedefimiz ulaşabildiğimiz, ihtiyacını çözdüğümüz kitleyi genişletmek. Bu da ürünü geliştirmeye devam etmek anlamına geliyor.

Ulaştığınız müşteri sayısı nedir? Kaç şirket Paraşüt ürünü kullanıyor?
Bugüne kadar 30 bini aşkın şirket Paraşüt’ü kullandı. Müşterilerimize sunduğumuz pek çok değer var ama bunların arasında bence en kıymetlisi, zaman ve finansal öngörü sağlamak. Paraşüt kullanıcıları faturalama ve finansal operasyonlarını hızlandırırken aynı zamanda işletmelerinin finansal olarak mevcuttaki ve gelecekteki durumunu net şekilde görebiliyor ve iş kararlarını bu bilgiler ışığında sağlıklı bir şekilde alabiliyor.

Nasıl bir büyüme hızınız var? Cironuz ne kadar?
Ciro paylaşamıyoruz, fakat şunu net bir şekilde söyleyebiliriz ki her ay minimum yüzde 25 büyüyoruz.

Paraşüt’ü nereye taşımayı hedefliyorsunuz?
Paraşüt bir işletme sahibinin ticari işlemlerini yapabildiği, takip edebildiği ve yönetebildiği merkezi bir platform, arayüz olma yolunda ilerliyor. Uzun vadede bölgesel olarak alanımızda lider bir oyuncu olmayı hedefliyoruz.

Yurtdışı planlarınız var mı? Şu ana kadar yurtdışına açılım yönünde adımlarınız oldu mu?
Evet var, ancak şu an değil. Önce Türkiye pazarına odaklanıyoruz. Bu pazardaki hedeflerimizi gerçekleştirdiğimizde yurtdışı pazarlara da açılacağız.