Hayalimizi Gerçekleştirdik


İngiliz güvenlik şirketi Micro Focus, kısa bir süre önce yerli siber güvenlik girişimi Atar Labs’ı satın aldı. Bu satın almayla Atar’ın Micro Focus’un Ar-Ge departmanı haline geldiğini söyleyen Atar Labs CEO’su Burak Dayıoğlu, “Atar’ı exit ederek bireysel hayallerimizi gerçekleştirdik, şimdi ülkeye karşı bir sorumluluğumuz var” diyor. Girişimci, ne kadar çok Ar-Ge buraya çekilirse o kadar fayda sağlanacağını düşünüyor.

AYŞEGÜLSAKARYA
[email protected]

Burak Dayıoğlu, program yazmaya 14 yaşında başladı. 1993’te internetin Türkiye’ye ilk geldiği yıllarda, siber güvenlik alanına yöneldi. 2002’de ODTÜ Bilgisayar Bölümü’nde yüksek lisansı biter bitmez ilk şirketini kurup girişimci oldu. 2015 yılında ortakları Murat Tora ve Gökhan Say’la birlikte Innovera’yı kurdu. Innovera, bugün Türkiye siber güvenlik pazarında yüzde 10’luk pazar payıyla ilk üç oyuncudan biri.

2017 yılında ise ekibiyle birlikte siber güvenlikle ilgili bir robot teknolojisi olan Atar Labs’ı geliştiren Dayıoğlu, kısa bir süre önce bu teknolojiyi Ingiliz güvenlik devi Micro Focus’a satmayı başardı.

Bu satın almayla Atar’ın Micro Focus’un Ar-Ge departmanı haline geldiğini söyleyen Atar Labs CEO’su Burak Dayıoğlu, önümüzdeki dönemde enerjisini Atar’ı geliştirmenin yanı sıra girişimcilik ekosistemine katkı sağlamak için harcayacak.

“Atar’ı exit ederek bireysel hayallerimizi gerçekleştirdik. Şimdi ülkeye karşı bir sorumluluğumuz var” diyen Dayıoğlu’yla satın almayı ve gelecek dönem hedeflerini konuştuk:

Öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz? Girişimcilik hikayeniz nasıl başladı?

14 yaşından itibaren program yazıp para kazanıyorum. 1993 yılında internetin Türkiye’ye ilk geldiği yıllarda siber güvenlikle ilgili çalışmaya başladım. O zaman siber güvenlik kavramının ismi bile farklıydı; bilgi ya da bilişim güvenliği deniyordu.

1998’de Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Bölümü’nden mezun oldum. 2002’de ODTÜ Bilgisayar Bölümü’nde master yaptım. ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği doktorasını yarıda bıraktım. Çünkü master biter bitmez ilk şirketimi kurup girişimci oldum.

Sonra o şirket evrildi, 2015 yılında şirket ortaklı bir yapıya dönüştü ve böylelikle Innovera oluştu. Ortaklarım Murat Tora ve Gökhan Say’ın da katılmasıyla Innovera, Türkiye siber güvenlik
pazarında yüzde 10’luk pazar payıyla ilk iki üç oyuncudan biri haline geldi.

Yabancı rakipleriniz var mı?

Hayır yok. Çünkü Innovera ile bir entegrasyon işi yapıyoruz. Bir şirket bize gelip ‘Güvenlik projemiz var, bunu yapar mısınız’ diyor. Bir nevi biz işin müteahhitliğini yapıyoruz. Yerliler dışında Türkiye’de bu şekilde çalışan yabancı oyuncu yok. Biz bir bakanlığın, bir bankanın ya da telekom şirketinin siber güvenlik altyapısını kurup test edip sonrasında danışmanlık hizmeti veriyoruz. 110 kişilik kadromuz

Atar Labs’ın Innovera içinden çıkış hikayesinden söz eder misiniz?

Innovera ile hizmet ederken bir taraftan da yurt dışına da götürebileceğimiz bir teknoloji geliştirmek istiyorduk. Birkaç yıl Ar-Ge yaptıktan sonra 2015 yılında Atar’la çözdüğümüz problemi gördük. Sonrasında da 2015’in sonunda Türk Telekom ilk müşterimiz oldu. Ardından bir başka dönüm noktası yaşandı. Startup İstanbul 2016’da 20 bin start up arasında ikinci olduk.

Böylelikle son birkaç yıldır dereceye giren ilk Türk start up’ı olarak dikkat çektik. Birçok yatırımcı adayı bize gelmeye başladı. 2017 yılında 2-3 müşterimiz varken Atar Labs’ı Innovera içinden çıkarıp ayrı bir şirket yapmaya karar verdik. Atar Labs’a yatırım alıp hızlı bir şekilde global ölçekte bir şirkete dönüştürmeyi planladık.

2017 ortasında İstanbul merkezli teknoloji yatırım şirketi olan DCP, Atar Labs’a 2,5 milyon Euro çekirdek yatırım yaptı. Sanıyorum hala çekirdek yatırım statüsünde Türkiye’de bir B2B yazılım şirketine yapılmış en büyük yatırım.

Atar Labs tam olarak ne yapıyor? Nasıl bir farklılık yaratıyor?

Siber güvenlikte insan kaynağı yeterli olmadığı noktalarda çözüm yaratıyoruz. Siber güvenlikle ilgili bir tür robot teknolojisi geliştiriyoruz. Siber güvenlik operasyonunun belli işlerini yazılım tabanlı robotlara devrediyoruz.

Böylece sık tekrarlanan işleri robotlar yapıyor ya da bizim teknolojimizle bilgisayar başında oturan şirketin tek güvenlikçisinin on kaplan gücünde çalışır hale gelmesini sağlıyoruz, Atar’ın yaptığı iş bu. Dünyada bunu yapan 10-15 şirketten biriyiz.

Atar Labs’ı 2017 yılında kurdunuz ve üç yılı dolmadan exit yaptınız. Bu exit planlı mıydı? Nasıl gerçekleşti?

Biz iki yıl önce Micro Focus’la yakın çalışmaya başladık. Innovera da Micro Focus Türkiye’nin güvenlik çözümlerinde en büyük iş ortaklarından biri. Bu işe başladığımız ilk yılın sonundan bu yana devamlı birlikte bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Önce teknoloji iş ortağı olduk, sonra onların müşterilerine gidip işi beraber anlatmaya başladık. İki yıllık bu yakın çalışma sürecinde şirketimizi onlar için alınacak ideal şirket konumuna getirdik. Günü gelince ‘Biz Atar’ı alalım, teknolojimizin içine gömelim, bizim pazardaki duruşumuzu geliştirsin’ dediler.

Micro Focus, Atar Labs satın alması için ne kadar ödedi?

Micro Focus açıklamamayı tercih ettiği için satış rakamı gizli. Ama şunu söyleyebilirim: Çalışanlar dahil olmak üzere herkes üç yıl içinde başka şekilde kazanamayacağı parayı kazandı. Ekip açısından da bu satış büyük bir avantaj. Çünkü 25 kişilik start up’ta çalışırken bu satışla birlikte şimdi dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden birine kod yazar hale geldiler. Bunun özgeçmişlerinde yazıyor olması bile dünyanın her tarafında geçerli bir pasaport niteliğinde.

Atar Labs markası kalacak mı yoksa Micro Focus olarak mı yola devam edeceksiniz?

Şirket olarak Micro Focus adını alacağız. Atar markasının kalıp kalmayacağı henüz belli değil. Bu durum çok kısa vadede stratejik planlamayla belirlenecek. Belki ürünlerin içine gömülecek, gömmeye müsait bir teknolojimiz var. Tüm bunlar iki ay içinde netleşecek.

Peki siz şirketi yönetmeye devam edecek misiniz?

Burası eskiden ticaret yapan, teknik destek veren, sadece ürün geliştiren değil geliştirdiği ürünü satmaya çalışan bir ofisken bugün 12 bin çalışanlı Micro Focus Türkiye’de Ar-Ge departmanı haline geldi. Yeni görevim, bu Ar-Ge ofisinin yöneticiliği.

Ofiste yöneticiliğe devam edeceğim ama ne kadar ve nasıl devam edeceğimi bilmiyorum. Hayatımızda yeni bir sayfa açtık. Ben mümkünse devam etmek ve Micro Focus’un Türkiye’deki yatırımını büyütmek üzere katkı sağlamak istiyorum.

Exit ederek bireysel hayallerimizi gerçekleştirdik, şimdi ülkeye karşı bir sorumluluğumuz var. Ne kadar çok Ar-Ge’yi buraya çekebilirsek, bu uluslararası kültürden yararlanacak gençler için o kadar fayda sağlamış oluruz. Bu kültürü tanıyan, deneyimleyen gençlerin kendi start up’larını kurup büyütmeleri konusunda çok şanslı olacaklarını düşünüyorum.

Bu yapının içinden yeni start up’lar çıkarmak mı istiyorsunuz?

Micro Focus, dünyanın en büyük yazılım devlerinden biri. Bağımsız yazılım üreten şirketler listesinde dünyada 6 numara. Bu şirketin çalışma kültürünü Türkiye’ye getiriyoruz. Burada yoğurulan arkadaşlar, çıkıp da start up kurmaya karar verirse başarılı olma ihtimallerinin yüksek olacağını tahmin ediyorum. Bana ve bize düşen buradaki ekibi büyütmeye ve geliştirmeye çalışmak olacak.

Atar Labs markası artık olmayacak belki ama girişiminiz Micro Focus’un bir parçası olarak nasıl bir değer ortaya koyacak, bu noktada hedefleriniz neler?

Micro Focus yılda 3,4 milyar dolarlık bir ticaret yapıyor. Atar Labs satın alındığında Portekiz, Hindistan ve Kuveyt gibi farklı ülkelerde fatura kesmişti. Ancak şimdi Micro Focus, Atar Labs’ı aldıktan sonra Micro Focus’un teknolojilerinin içine gömülecek ve çok yakında dünyanın dört bir yanında satılan bir teknoloji olacak. Biz de geliştirdiğimiz teknolojinin küresel etkisini görmeye başlayacağız.

Daha önce dokunduğumuz göreli az sayıda müşteriden bir anda binlerce müşterinin hayatına etki ettiğimiz bir noktaya gideceğiz. Bu satışla küresel etki sağlayabilecek bir konuma geleceğiz. Micro Focus sadece siber güvenlik alanında yıllık 350 milyon dolarlık ticaret yapıyor. Bu gelire de katkı sağlamayı hedefliyoruz ama yüzde cinsinden ne kadar katkımız olur bunu öngörmek mümkün değil.

Innovera’da gündeminizde neler var?

Innovera siber güvenlikle ilgili teknolojiler konusunda sektörün hep kanaat önderi oldu. Her yıl Türkiye’ye getirdiğimiz 4-5 yeni teknoloji oluyor; bu yıl da yeni teknolojilerimiz var ve onlar üzerinde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Aynı zamanda Türkiye’nin en büyük siber güvenlik etkinliği olan SHIELD’ı yapıyoruz. Bu yıl ilk kez pandemi nedeniyle etkinliği sanal ortamda gerçekleştirdik. Yurt dışında büyüme planımız vardı ama pandemi nedeniyle bu planları gelecek yıla erteledik.

Innovera’da büyüme hedefiniz nedir?

Innovera yılda 20 milyon dolar seviyesinde ciro yapıyor. Kurulduğundan bu yana da her yıl dolar bazında yüzde 20 büyüyor.

“PANDEMİYENİ GİRİŞİMLER İÇİN FIRSAT”

GERÇEK DÜNYA FARKLI
Girişimcilere iki kritik tavsiyem var. Birincisi içinde yer almadıkları, çalışmadıkları problemlerle ilgili bir girişim kurmasınlar. Çünkü dışarıdan görülen dünyayla içinde yaşanan dünya çok farklı. Turizm endüstrisinde devrim yaratacağım diyorsanız o sektörde çalışmanız ve ihtiyacı orada tanımanız gerekiyor. Ben ilk start up’ımı 2002de kurdum ama pivot etmek zorunda kaldım, tek gerekçe de bahsettiğim bu durumdu. Akademik makalelerden okuyor, burada problem var diyorduk. Gerçek dünyanın farklı olduğunu gördük.

BÜYÜK DEĞİŞİM
İkinci konu pandmi ile ilgili. Pandemi hayata bakışımızı, önceliklerimizi ve çalışma kültürümüzü değiştiriyor. Bu değişiklikler yeni girişimler için fırsat olacak.

Öte yandan yeni çalışma düzeninde yetenek neredeyse onunla çalışmak mümkün. Uzaktan çalışma deneyimi bize bunu öğretti. Ankara’da bir start up kuracaksanız Gaziantep’ten bir ekip arkadaşınız olabilir. Ayrıca işi yapacak yeteneği kadrolu alma zorunluluğu da yok. Kısa sözleşmelerle işleri devam ettirmek mümkün. Start up’lar açısından uzaktan çalışma işi birçok yeni şeyi icat gerçekleştirebileceğimiz zemini oluşturdu.

“ANLADIĞIM İŞE YATIRIM YAPMAK İSTİYORUM”
“DENEYİM KADERİ DEĞİŞTİRİR”
İki yıldır melek yatırımcılık yapmayı planlıyordum. Micro Focus ve Atar Labs’a rakip olmayacak teknolojilere bakıyorum. Uzmanlık alanım ve geçmişim belli, anladığım işe yatırım yapmak istiyorum. Benim katkım büyük oranda maddi olmaz. 50-100 bin dolar bir şirketin kaderini değiştirmiyor ama deneyim değiştiriyor.

DERSLERİ AKTARMAK
Bugünkü deneyimimizle yarın bir daha Atar Labs’ı kur deseniz, ortaklarımla birlikte yarı parası yarı süresiyle şirketi aynı konuma getiririz. O dersleri aktarmak, o girişimin kasasına 50-100 bin doları koymaktan daha değerli.

DENİZ KIRCA
MICRO FOCUS TÜRKİYE VE YUNANİSTAN ÜLKE MÜDÜRÜ
KİMLER DAHA ŞANSLI?

ENTEGRE EDİLDİ
Atar Labs, son birkaç yıldır teknoloji ortağımız olarak Micro Focus ArcSight ürünüyle entegre edildi ve ayrıca yapay zeka/makine öğrenimi teknolojimizle (Interset) entegrasyonunu tamamladı. Bu süreç sayesinde Atar ekibini tanıdık ve onları Micro Focus Security ailesine davet etmekten heyecan duyuyoruz.

TÜRKİYE GELİŞİME AÇIK
Elbette ki bu iş birlikteliğinin her iki taraf için de çok faydalı sonuçlar yaratacağına inanıyoruz.

Müşterilerimize olan bağlılığımızın ve Micro Focus’un güvenlik alanında yatırıma dönük gördüğü bu fırsatı en doğru şekilde değerlendirdik. Türkiye gibi gelişime açık bir pazar yapısı göz önünde bulundurulduğunda global ekibimiz de Türkiye’nin bu noktadaki doğru yatırım alanlarından biri olabileceği konusunu gündeme getirdi. Böylece güzel bir iş birlikteliğine imza atıldı.

GLOBAL DÜŞÜNÜN
Yurt dışından yatırım almada global ve büyük düşünen girişimlerin çok daha büyük şansı var. O yüzden tüm girişimcilere ilk günden global düşünmelerini ve kendilerine güvenmelerini tavsiye ediyorum. Çözümünüze nerede ve neden ihtiyaç olduğunuzu anlatabilmeniz önemli, neden siz, neden şimdi bunu net şekilde açıklayabilmeniz yatırımcının iştahını ve hızını artıracaktır. En önemlisi de uluslararası çapta iş yapabilecek güçlü

bir takıma sahip olduğunuzu ispatlamanız gerekli. Bu noktada Türkiye’deki kendini geliştirmiş, çok okuyan, öğrenmeye açık, iyi eğitimli ve çalışkan mühendislerimiz bence birçok ülkenin önünde yer alıyor.

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.