Berkay Mollamustafaoğlu: Global lider olmak istiyoruz

OpsGenie, son dönemin en başarılı exit’lerinden biri. 2011 yılında Amerika’da 3 Türk girişimci tarafından kurulan girişim, 5 yıl sonra 10 milyon dolarlık yatırım çekti. Geçtiğimiz yıl da 295 milyon dolara Avustralyalı yazılım devi Atlassian tarafından satın alındı. Şirketin kurucu ortağı Berkay Mollamustafaoğlu, “Atlassian’ın bir parçası olarak bilişim işletim yönetimi pazarında global lider olmak istiyoruz” diyor.

ÖZLEM BAY YILMAZ [email protected]

Berkay Mollamustafaoğlu
Berkay Mollamustafaoğlu

OpsGenie, 2011 yılında Washington DC’de 3 Türk girişimci tarafından kuruldu. Yazılımcılar için ‘akıllı bildirim’ çözümü geliştiren şirket, yaptığı uygulamalarla bir problem başladığında devreye giriyor, problemin çözümü ve sonrasında ihtiyaç duyulabilen araçları kullanıcılarına sunuyor. Avrupa ve ABD’deki şirketlere hizmet vererek yola çıkan OpsGenie, 2016 yılında bir turda 10 milyon dolarlık yatırım çekti. Girişim, 2018’de 295 milyon dolar karşılığında 21 milyar dolarlık cirosuyla dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden biri olan Avustralyalı Atlassian tarafından satın alındı. OpsGenie Kurucu Ortağı Berkay Mollamustafaoğlu, bu başarılı exit’ten memnun. Hızlı bir şekilde Atlassian ile entegrasyonu tamamlamaya odaklandıklarını söylüyor. “Atlassian’ın bir parçası olarak bilişim işletim yönetimi pazarında global lider olmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde de ciromuzun yüzde 99’u yurt dışından gelmeye devam edecek” diyor. OpsGenie Kurucu Ortağı Berkay Mollamustafaoğlu ile girişiminin hikayesini ve gelecek planlarını konuştuk:

Girişimciliğe başlama hikayeniz nedir?
Girişimciliğe ilk adımı, 2005 yılında kurduğumuz iFountain şirketiyle attım. Aslında üniversite yıllarından beri bir girişim başlatma arzum vardı ama doğru fırsatı bulmam zaman aldı. OpsGenie ise 2011 yılında Washington DC’de kuruldu. OpsGenie, kurucu ekibin ikinci girişimi. İlk girişimi de sayarsak 10 yılı aşkın bir süredir birlikte çalışıyoruz.

Bu girişimi nasıl hayata geçirdiniz?
2005 yılında Belçika’da bir Amerikan yazılım şirketinde satış mühendisi olarak çalışıyordum. Pazarda gördüğüm bir fırsatı değerlendirmek için üniversiteden arkadaşlarım olan Tuğrul ve Pınar ile şirket kurmaya karar verdik. Müşteriler için çözüm geliştirirken pazarda müşterilerimizin ihtiyacını karşılayacak bir ürün olmadığının farkına vardık.

İş fikriniz nasıl oluştu?
Pazar araştırmasına devam edince şirketlerin kullandıkları ve sundukları teknoloji tabanlı servislerin hızla arttığını, müşterilerin bu servislerin her zaman çalışıyor halde olmalarını beklediklerini ve bir sorun olduğunda bunun kurumlar üzerinde çok maliyetli hale geldiğini gördük. Bu servisleri oluşturan teknoloji altyapısı ve uygulamalarda bir problem olduğunda problemi çözebilecek, modern teknolojileri de kullanan bir çözümün piyasada olmadığını belirleyince, bu fırsatı değerlendirmeye karar verdik. Böylelikle ilk şirketimizi askıya alıp OpsGenie’yi geliştirmeye başladık.

İşe kimlere hizmet vererek başladınız?
Avrupa ve ABD’deki şirketlere hizmet vererek başladık. Kısa zaman içerisinde de ürün geliştirmek için Türkiye’de ofis açtık.

Şirketinizi neden yurt dışında kurdunuz?
Bilgi işlem alanında şu an dünyadaki en büyük pazar ABD. Geliştirdiğimiz ürünün potansiyel müşterilerinin büyük çoğunluğu ABD’de olduğu için şirketi orada kurduk.

Peki zaman içinde OpsGenie nasıl bir gelişim gösterdi?
2012 yılında iFountain’dan OpsGenie’ye geçiş yapmaya karar verdik. iFountain’ın gelirleriyle OpsGenie geliştirme sayfasını finanse ettik. 2016’da bir tur 10 milyon dolarlık yatırım aldık. OpsGenie 2018’de Atlassian tarafından satın alındığında global olarak 3 binin üzerinde müşteriye ulaşmıştı. Büyüme hızımız hep yüzde 100’ün üzerinde.

Sizi başarıya ulaştıran ana unsurlar neler oldu?
Müşterilere ve pazara çok yakın olarak büyük bir değişim dalgasını yakalamamız ve çok yüksek düzeyli bir teknik ekip oluşturabilmemiz en büyük faktörler oldu.

Geçen yıl OpsGenie’yi Atlassian’a sattınız. Bu satış nasıl gerçekleşti?
Atlassian Avustralya tabanlı ve yıllık gelirleri 21 milyar doları aşmış olan dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden biri. Atlassian’ın 100 binin üzerinde müşterisi var ve ürünleri dünyanın her yerindeki yazılım ekipleri tarafından kullanılıyor.

Atlassian ile birkaç yıldır partner olarak çalışıyorduk ve ürünleri ile entegrasyonlarımız vardı. 2018 başında birkaç şirket OpsGenie ile ilgilendiklerini bildirdi. Bu süreç içerisinde stratejik opsiyonlarımızı incelemeye başladık ve sonuçta Atlassian ile anlaştık.

Satış kararını nasıl aldınız?
Yoğun ve zor bir süreçten geçtik. Yatırımcılarımızla birlikte tüm seçenekleri değerlendirip şirket için en iyisini belirlemeye çalıştık. Atlassian ile kültürel ve stratejik bakış olarak da çok ortak yanlarımız olduğu için onlarla devam etmeye karar verdik.

Satış rakamı nedir?
295 milyon dolar. Uzun zaman uğraşıp sıfırdan yarattığınız bir şeyin kontrolünü vermek oldukça zor bir karar. Bu tür kararları verirken mümkün olduğunca rasyonel hareket etmek gerekiyor. Sonuç olarak herkes için olumlu olduğunu umuyorum.

İlk exit’iniz miydi?
Evet.

Bu satış sonrasında şirketteki görevinizde nasıl bir değişim oldu?
OpsGenie ürünü üzerinde çalışmaya devam ediyorum. Hızlı bir şekilde Atlassian ile entegrasyonu tamamlayıp pazarda lider duruma gelmeye odaklandım. Şu an entegrasyon sürecinden geçiyoruz ve çok yoğun bir aktivite var. OpsGenie ekibi Avustralya ve Amerika’daki Atlassian ekipleri ile birlikte çalışarak bir an önce OpsGenie’yi Atlassian müşterilerine en efektif şekilde vermeye odaklanmış durumda.

Amerika’da girişimcilik hayatınıza nasıl devam ediyorsunuz?
Şu an Ankara’da yaşıyorum. İşim sık sık yurt dışına gitmemi gerektirse de Türkiye’de OpsGenie’nin başarılı olmasına odaklandım.

Şu anda neler üzerinde çalışıyorsunuz, yeni girişim planlarınız var mı?
Atlassian satışı öncesi Thundra adında çok keyifli ve büyük potansiyeli olan yeni bir girişimi de başlattık. Yakınlarda Thundra haberlerini de duyuracağız.

Bundan sonra odağınızda ne tür girişimler var?
Thundra dışında Türkiye’den global pazarı hedefleyen B2B girişimleriyle birlikte çalışmayı planlıyorum.

Girişimciliğe dair en büyük hayaliniz nedir?
Türkiye’den global pazarda başarılı olan birçok girişimin çıkmasını sağlamak.

“Örnek olabilecek girişimci sayısı az”
FARKLAR NELER?
Türkiye’deki girişimcilik ortamıyla ABD’deki girişimcilik ortamı çok farklı. Türkiye’de henüz çok başlardayız, hem yatırımcı hem başarılı olmuş ve örnek olabilecek girişimci sayısı oldukça az. ABD’de her şey daha kolay gibi gelse de kaliteli insana erişim Türkiye’de hala daha kolay. Ürün geliştirmeyi Türkiye’de yapıp pazarlamayı ABD üzerinden yapan girişimlerin artacağını düşünüyorum.

“EKİP ÖNEMLİ” Çok daha fazla kaynağa sahip rakiplerle mücadele etmek oldukça zor olabiliyor. Bizim en büyük avantajımız, maliyetlerimizin düşük olması ve çok yüksek kalitede bir ekip kurabilmemiz oldu.

NEYİ DÜŞÜNMELİ? Start up girişimcilerine global pazarı hedeflemelerini ve ürün geliştirmeden önce nasıl pazarlayacaklarını düşünmelerini öneririm. Bir ürün geliştirmek kadar o ürünün müşterilerin eline nasıl erişeceği de önemli.

“CİROMUZ TAMAMEN YURT DIŞINDAN GELİYOR”
ABD’DE İŞLER KOLAY
ABD’de ürünü pazarlayabilmek için şirketin orada olması çok önemli. Ayrıca birçok bilgi işlem şirketi ABD’de olduğu için diğer ülkelerdeki müşteriler için de ABD’de olmak işlemleri kolaylaştırıyor. Buna ek olarak ABD’de şirket kurmak, kredi kartıyla ödeme kabul edebilmek için gerekli altyapıyı kurmak daha kolay.

FIRSATLAR NELER? ABD’de start up’lar için altyapı çok gelişmiş durumda. Girişimciler için işe başlamak oldukça kolay, neredeyse hiç bariyer kalmadı denilebilir. Birçok girişimci olduğu için birbirinden öğrenme imkanı daha kolay bulunuyor. Yatırım bulmak kolay demek doğru olmaz ama en fazla opsiyon ABD’de var. Türkiye’de girişimciler için birçok teşvik var gibi görünüyor ama maalesef hala çok fazla yasal yük bulunuyor. Global olarak başarılı olmuş şirket sayısının az olması dolayısıyla start up deneyimli insan bulmak zor.

GELECEK HEDEFİ Biz baştan beri direkt yurt dışına iş yaptık. Türkiye’den gelen gelirimiz toplam gelirimizin yüzde 1’inin altında. En büyük pazar ABD olduğu için ABD pazarını hedefledik ama şu an müşterilerimizin yarısı ABD dışından. Atlassian’ın bir parçası olarak bilişim işletim yönetimi pazarında global lider olmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde de ciromuzun yüzde 99’u yurt dışından gelmeye devam edecek.

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Time limit is exhausted. Please reload the CAPTCHA.