code.yapıkredi ile hızlı start up

“AR-GE İÇİN FON İHTİYACIMIZ VAR”
Portföy yönetimi uzmanı Doç. Dr. Serra Eren Sarıoğlu, ürünlerini geliştirebilmek için fon ihtiyaçlarının olduğunu belirterek “En önemli hedefimiz, kişisel finansal asistan hizmetini sağlayacak bir şirket olmak” diyor.

Hazırlayan: Ayçe Tarcan Aksakal [email protected]

PROJE 1
Girişimciler: Doç. Dr. Serra Eren Sarıoğlu,
Dr. Nazlı Kalfa Baş
Marka: Ludens Roboadvisory, BESIQ
Kuruluş: Eylül 2014
Sektör: Finans
Faaliyet alanı: Varlık yönetimi
Melek yatırımcı: Yok
Sermaye ihtiyacı: Var

Portföy yönetimi alanında faaliyet gösteren Ludens, Türkiye’de fon rating yetki belgesi alan ilk şirket. İlk ürünü fon ratingi olan girişim, emeklilik ve yatırım fonlarının ratinglerini internet sitesinde her ay düzenli olarak yayınlıyor. İkinci ürünleri Robo Advisory ise yatırımcılara, risk profillerine uygun yatırım kararları alabilmelerinde yardımcı oluyor. Kurucu ortaklardan olan İstanbul Üniversitesi Finans Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serra Eren Sarıoğlu, yüksek lisans yaparken tanıştığı ortağı ve kendisi gibi portföy yönetimi uzmanı Dr. Nazlı Kalfa Baş’la kurduğu girişimi şöyle anlatıyor:

“RATING BELGESİNİ İLK BİZ ALDIK”
“İş fikrimizin temeli 20 yıl önce Nazlı’yla yaptığımız sohbetlerde atıldı. 5 yıl önce portföy yönetimi sektöründe çalışan ortak birkaç arkadaşımızın piyasada ihtiyaç duyulan hizmetler konusunda yönlendirmesiyle Ludens’i kurduk. Amacımız, portföy yönetimi konusunda öğrendiğimiz teorik bilgileri bireylerin yatırım kararlarında kullanabilecekleri yararlı araçlar haline getirebilmekti. Emeklilik ve yatırım fonlarının ratinginin nasıl yapılabileceği üzerine çalışmaya başladık. Konuya yabancı değildik; fon performansının ölçümü Nazlı’nın tez konusuydu. 1 yıllık teorik çalışmanın ardından metodolojimizi oluşturduk ve SPK’ya başvurarak fon rating yetki belgesini alan ilk kuruluş olduk. İlk günden beri emeklilik ve yatırım fonlarının ratinglerini internet sitemizden her ay düzenli olarak yayınlıyoruz.

“KİRA DESTEĞİ NEFES ALDIRIYOR”
Teknokent’in öğretim üyelerine sunduğu kira ve diğer destekler bir nebze olsa nefes alabilmemize yardımcı oluyor. Ancak zorlandığımız konuların başında sermaye geliyor. Ürünlerinizi geliştirebilmek için ihtiyaç duyduğunuz yeni çalışanlar, reklam ve pazarlama harcamaları ve idari giderler için fon bulmanız gerekiyor. Ayrıca ürün geliştirmek için ihtiyaç duyduğumuz veriler var. Bu verilerin bir kısmı kişisel veriler ve bunları finansal kuruluşlardan bir şekilde temin etmemiz lazım. Bu noktada önümüzdeki en büyük engel mevzuat ve kanuni sınırlamalar oluyor.

“HEDEFİMİZ YURT DIŞINA AÇILMAK”
Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin sayılı bankalarından biriyle PoC çalışması yürütmeye başlayacağız ve ürünümüzün geliştirilmesine yönelik çalışmalara devam edeceğiz. Amacımız ürünümüzü Roboadvisor 3.0’dan 4.0 düzeyine çıkarabilmek. Makine öğrenmesi ve yapay zekayı modelimize dahil etmek istiyoruz. Avrupa, Amerika ve Asya’ya açılmak ve kişisel finansal asistan hizmetini sağlayacak bir şirket olmak da hedeflerimiz arasında. Bu hizmet sadece kişinin tasarruflarını yönetmeyecek, harcamalarına hayatındaki değişikliklere göre şekil alan yatırım tavsiyeleri verebilmeyi sağlayacak. BES’te küçük birikimlere sahip milyonlarca katılımcı olması, robo danışmanlık hizmeti veren şirketler için büyük potansiyel barındırıyor.”

PROJE 2
Girişimciler: Dr. Kemal Uğur, Dr. Oğuz Bici
Marka: Pixery
Kuruluş tarihi: 2014
Sektör: Teknoloji
Faaliyet alanı: Video temelli mobil uygulama
Melek yatırımcı: Yok
Sermaye ihtiyacı: Yok

“200 MİLYON KULLANICI HEDEFLİYORUZ”
Mobil video uygulamalarıyla yurt dışında büyüdüklerini söyleyen Dr. Kemal Uğur, “Funimate dünyada 40 milyondan fazla indirildi, Impresso’yla ise 300 bin kullanıcıya ulaştık. Hedefimiz 5 yılda 200 milyon aktif kullanıcı” diyor.

Pixery, mobil video uygulamaları geliştiren bir teknoloji şirketi. Hedefi globalde rekabetçi olan yüksek teknolojiler geliştirip son kullanıcılarla buluşturmak. Bugüne kadar iki farklı mobil video uygulaması geliştirdiklerini belirten kurucu ortak ve CEO Dr. Kemal Uğur, “Funimate ile son kullanıcıların eğlenceli ve yaratıcı müzik videoları yapabilmelerini sağlarken yeni ürünümüz Impresso’yla pazarlama ve sosyal medya alanında çalışan profesyonelleri hedefliyoruz” diyor. Uğur, ortağı Dr. Oğuz Bici’yle Nokia Araştırma Merkezi’nde çalışırken yaptıkları tersine beyin göçünü ve şirketlerini şöyle anlatıyor:

TERSİNE BEYİN GÖÇÜ
“ODTÜ Elektrik Elektronik Bölümü’nden mezun olduktan sonra Kanada’da aynı alanda yüksek lisans yaptım ve bir yıl video yazılım mühendisi olarak özel bir şirkette çalıştım. Sonrasında Finlandiya’da doktora yaptım. Ortağım Dr. Oğuz Bici ise lisans ve doktora derecesini ODTÜ’de benimle aynı bölümde tamamladı. Yine ikimiz Finlandiya Nokia Araştırma Merkezi’nde çalıştık. 5 yıl önce de Türkiye’ye kesin dönüş kararı aldık. 15 yıl Kanada ve Finlandiya’da edindiğim tecrübeyle Türkiye’ye döndüğümüzde ortağımla en büyük hayalimiz, Türkiye’nin yaratıcı ve yetenekli mühendislerinin elinden çıkan, tüm dünyanın takdir ettiği teknoloji ürünleri üretebilmekti. Globalde etkisi büyük işler yapma motivasyonuyla kendi girişimimizi kurduk.

40 MİLYON İNDİRME
Bugüne Funimate ve Impresso’yu geliştirdik. İkisi de video ve grafik işleme alanında ciddi Ar-Ge faaliyetleriyle kendi geliştirdiğimiz kütüphaneleri kullanıyor. Funimate Nisan 2014’te pazara çıktı ve 5 yılda dünyada 100’den fazla ülkede toplamda 40 milyondan fazla indirme sayısına ulaştı. Impresso’yu ise 2017’de geliştirmeye başladık ve ilk versiyonunu Nisan 2018’de çıkardık. Impresso ile 2 yılda 300 bin kullanıcıya ulaştık. Apple tarafından ‘en iyi yeni uygulama’ seçilen Funimate, 2016’nın en iyi App’i ve Google’da ‘editörün seçimi’ olarak öne çıkarıldı. Impresso da yine Apple tarafından globalde ‘günün uygulaması’ olarak seçildi ve yurt dışında büyümesine devam ediyor.

“GLOBALLEŞMEK İSTİYORUZ”
Kullanıcılarımıza 1 haftalık ücretsiz deneme süresinden sonra hizmetlerimizi haftalık, aylık abonelik modeliyle sunuyoruz. İlerleyen dönemlerde kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını ve taleplerini gözeterek farklı abonelik modelleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Önümüzdeki dönemde mobil uygulama alanında büyük global şirketler arasında yerimizi almayı hedefliyoruz. Hedefimiz 1-2 yılda 50 milyon ve 5 yılda 200 milyon aktif kullanıcıya ulaşmak. Odağımız mevcut ürünlerimizi geliştirerek kullanıcı tabanını daha da büyütmek. Ayrıca mobil video alanında önümüzdeki dönemlerde yapmayı planladığımız yeni projeleri değerlendiriyoruz.”

PROJE 3
Girişimciler: Ersin Güray,
Gökhan Meriçliler
Marka: PoiLabs
Kuruluş tarihi: Mayıs 2012
Sektör: Bilişim
Faaliyet alanı: IOT, büyük veri Analitiği
Melek yatırımcı: Var
Sermaye ihtiyacı: Var

“CİROYU 2’YE KATLAYACAĞIZ”
2018’de Londra’da ofis açan PoiLabs’in hedefi 2 milyon TL’lik cirosunu 2019’da 2’ye katlamak. Yurt dışına ağırlık verdiklerini belirten kurucu ortak ve CEO Ersin Güray, “Hedefimiz tahmine dayalı analitikte öncü olmak diyor” diyor.

PoiLabs, nesnelerin interneti ve büyük veri analitiği alanında faaliyet gösteriyor. Kapalı alan konumlandırma teknolojilerini kullanarak konum bazlı kişisel kampanya, kapalı alan analitiği, navigasyon ve verimlilik çözümleri sunuyor. Geçen yıl Londra’da ilk yurt dışı ofisini açan girişimin kurucu ortakları, YGA (Young Guru Academy) gönüllüsü iki mühendis arkadaş. Kurucu ortak ve CEO Ersin Güray, “Üniversitede öğrenciyken YGA’nın sosyal sorumluk projelerinde 5 yıl gönüllü çalıştık. Bu projelerin daha fazla büyümesi, teknolojik olarak destek vermek ve onların sürdürülebilir olması için PoiLabs’i kurduk” diyor. Güray, şöyle konuşuyor:

“5 YIL GÖNÜLLÜ ÇALIŞTIK”
“Ortağım Gökhan’la YGA’nın görme engellilerin hayatını kolaylaştıran sosyal sorumluluk projelerinde gönüllü olarak çalışırken tanıştık. Görme engellilerin AVM, müze ve benzeri büyük kapalı alanlarda özgürce hareket etmelerinin çok zor olduğunu deneyimledik ve bu soruna çözüm için görme engelli navigasyon sistemi geliştirmeye başladık ve sesli navigasyon sistemini hayata geçirdik. Bu sistem, halen Türkiye’nin 12 şehrinde 30’dan fazla AVM, müze ve üniversite gibi alanlarda Turkcell-YGA ortaklığıyla geçekleştirilen ‘Hayal Ortağım’ uygulamasında yer alıyor.

“PERAKENDEYE YÖNELDİK”
Görme engelli navigasyon sisteminin arkasındaki teknolojinin perakende ve AVM sektörü için çok önemli olduğunu anlayarak bunu farklı çözümler için kullanmaya başladık. Şu anda Hopi, Beymen, Turkcell, İş Bankası, Akasya AVM ve Zorlu Center gibi 30’un üzerinde müşterimiz var. Geçen yıl sanayi 4.0 alanında anlık envanter/çalışan takibiyle sanayide operasyonel verimlilik konusunda çalışmaya başladık. Bu konuda daha da derinleşerek makine öğrenmesiyle çözümlerimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz. Orta vadede tahmine dayalı ‘predictive analytics’ konusunda öncü olmak istiyoruz. Bu alandaki pazar, araştırmalara göre 2022’de 12,4 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşacak. Bu kapsamda perakende, AVM ve sanayi sektöründe çözümler sunmayı hedefliyoruz.

“LONDRA’DA OFİS AÇTIK”
Deneyimli yazılım ve donanım geliştirici bulmakta zorlanıyoruz. Bu nedenle stajyer ve part-time olarak birçok genci işe alıp yetiştiriyoruz. Ofisimiz İTÜ Arı 6 Teknokent’te olduğu için İTÜ ve Boğaziçi üniversitelerinden çok iyi öğrencileri ekibimize çekmemiz diğer şirketlere göre daha kolay oluyor. Geçen yılı 2 milyon TL ciroyla kapattık, bunun yüzde 82’sini tekrarlı üyelik ücretleri oluşturuyor. 2019’da ciromuzu 2’ye katlamak ve müşteri sayımızı da 100’e çıkarmak istiyoruz. Haziran 2018’de Londra ofisimiz açıldı. Bu yıl hedefimiz, yurt dışında da çözümlerimizi satmak. Yatırım almak ve ürünlerimizde derinleşerek, çözümlerimizi daha hızlı ölçeklendirecek hale getirmek en önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor.”

PROJE 4
Girişimciler: Doğukan Gözeten, Kayhan Gözeten,
Deniz Türkkan, Erkin Samut
Marka: Kobaküs
Kuruluş tarihi: Mayıs 2018
Sektör: Yazılım
Faaliyet alanı: Fintek
Melek yatırımcı: Yok
Sermaye ihtiyacı: Yok

“BAŞA BAŞ NOKTASINA YAKLAŞTIK”
Bir yıl önce kurulan fintek girişimi Kobaküs’ün kurucusu Doğukan Gözeten, ilk günden bu yana ciddi taleple karşılaştıklarını belirterek hedeflerini yakaladıklarını söylüyor. Gözeten, “Başa baş noktasına yaklaştık” diye konuşuyor.

Fintek girişimi Kobaküs, şirketlerin farklı bankalardaki yüzlerce banka ve pos hesaplarını tek ekranda birkaç saniyede takip etmelerini sağlıyor. Kurucusu Doğukan Gözeten, “Kobaküs bankadan gelen verileri kullandığınız muhasebe sisteminize otomatik olarak işliyor ve ortaya çıkabilecek işlem hatalarının da önüne geçiyor” diyor. Ürün ve hizmetlerini anlattıkları şirketlerden yoğun talep aldıklarını belirten Gözeten, babası ve arkadaşlarıyla 1,5 milyon TL sermayeyle hayata geçirdikleri fintek girişimlerini şöyle anlatıyor:

İLK SERMAYE
“Haliç Üniversitesi İşletme Enformatiği Bölümü mezunuyum. Bugüne kadar çok çeşitli işlerde çalıştım. Kobaküs’ü kurana kadarki en önemli işimse üniversite yıllarımda Somali devlet kurumlarının internet sitelerini yapmamdı. Ardından Kobaküs ilk büyük ve kurumsal girişimim oldu. Girişimimizi kurarken 1,5 milyon TL sermayeyle yola çıktık. Şu an itibariyle başa baş noktasına yaklaşmış olduğumuzu söyleyebilirim. Kurucu ortaklarım arasında babam Kayhan Gözeten ve yakın arkadaşlarım Deniz Türkkan ile Erkin Samut bulunuyor. Babam Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu. Uzun yıllar özel sektörde çeşitli işlerde çalıştıktan sonra Kobaküs’ün yazılımını gerçekleştirdi. Deniz Türkkan, ODTÜ İnşaat Mühendisliği mezunu ve DVK şirketinin CEO’su. Erkin Samut ise Stuttgart Üniversitesi’nde enformatik eğitimi aldı.

“İŞ FİKRİ TATİLDE ÇIKTI”
Hiçbir zaman belli mesai saatlerinde çalışacağım bir işte yer almak istemedim. Kendi programıma, kendi mesai saatlerime göre çalışmanın hep daha faydalı olduğunu gördüm. Ve en önemlisi, birçok insanın hayatını kolaylaştırmak ve bir miras bırakmak istedim. İş fikrimse Didim’de yaz tatilinde ortaya çıktı. İletişim sektöründe çalışan bir arkadaşımın banka hesaplarının takibinde zorlandığını ve bunun kolay bir yolunun olup olmayacağını araştırmam ile Kobaküs fikri gün yüzüne çıktı. İş fikrinin şirketlere ciddi faydaları olacağını anladıktan sonra yakın çevremden oluşan bir ekip kurmaya karar verdim. Bu yolda birçok arkadaşım kendi işlerinden ayrılıp Kobaküs’te benimle birlikte çalışmaya başladı. Onlar sayesinde ve işi sahiplenmemiz ile hızlı bir şekilde hedeflerimize ulaşmaya başladık.

TALEP FAZLA
Şu anda hedeflerimin tam ortasındayım ancak yapacak daha çok iş var. Kobaküs’e başladığımız günden bu yana ciddi bir taleple karşılaşıyoruz. Şirketler sadece farklı bankalardaki hesaplarının takibi için bile ciddi sayıda personel çalıştırıyor ve fazlasıyla mesai saati harcıyor. Bu sebeple Kobaküs’ü anlattığımız şirketlerin yüzde 99’u kısa sürede bizimle çalışmayı istiyor. Kullanıcılarımızın hepsinden çokça olumlu geri dönüş alıyoruz ve bu bizleri çok mutlu ediyor.”

PROJE 5
Girişimciler: Sarp Tomrukçu, Ahmet Salih Er
Marka: inMapper
Kuruluş tarihi: 2016
Sektör: Bilgi teknolojileri
Faaliyet alanı: İç mekan harita çözümleri
Melek yatırımcı: Yok
Sermaye ihtiyacı: Var

“YURT DIŞINA AÇILMAK İSTİYORUZ”
Google Maps’in iç mekan versiyonunu geliştiren inMapper’ın kurucu ortağı Sarp Tomrukçu, “Yurt dışına açılmak istiyoruz. En büyük amacımız, iç mekanlarda inMapper haritalarını kullananların aradıklarını kolayca bulmasını sağlamak” diyor.

inMapper iç mekan harita platformu. AVM, havalimanı, hastane ve ofis gibi büyük iç mekanları haritalandırıyor. Bu sayede insanların buralarda navigasyon yapmasını ve aradıklarını kolayca bulmasını sağlıyor. Kısaca Google Maps’in dışarıda yaptığını iç mekanlarda gerçekleştiriyor. Üniversiteden mezun olduktan sonra bir süre kurumsal hayatta çalışıp tecrübe edinen iki ortak tarafından kurulan girişimi Sarp Tomrukçu, şöyle anlatıyor:

“BAĞIMIZI KOPARMADIK”
“Geomatik yüksek mühendisiyim. İTÜ’den mezun olduktan sonra Almanya’da Hannover Leibniz Üniversitesi’nde yüksek lisans yaptım. 2011-2015 arasında ise Almanya’da mekansal bilişim alanında çalıştım. 4 yıl önce İstanbul’a geri dönerek İTÜ Bilgisayar Mühendisliği’nden arkadaşım Salih’le kendi girişimimizi kurduk. İki arkadaş olarak mezun olduktan sonra da iletişim halindeydik. Hannover’de olduğum için Skype üzerinden haberleşiyorduk. Salih, o zaman telekom sektöründe akıllı harita projesinde yazılım geliştiriyordu. Ben de harita mühendisi olduğum için ortak konuda fikir alışverişi yapıyorduk.

“PROBLEMİ TESPİT ETTİK”
Harita ve yazılım tarafındaki farklı uzmanlıklarımızı birleştirerek bir çözüm geliştirmeye karar verdik. Öncelikle bir problem tespit edip onu çözmek için yola çıktık ve insanların özellikle AVM, havalimanı, hastane gibi kapalı alanlarda aradıklarını bulmakta zorlandığını gördük. Haritalama süreci, kullanıcı deneyimi gibi birçok noktada iyileştirmeler yaparak inMapper iç mekan harita platformunu geliştirdik. Şimdiye kadar yatırım almadan girişimimizi sürdürdük. İlk yıl gelir elde etmeden işimizi sürdürebilmek için kendi öz sermayemizi kullandık.

DÖNÜM NOKTALARI
İTÜ Çekirdek, Türk Telekom PİLOT, iNEO, GarantiPartners ve StartersHub XO programlarından destek aldık. Bu programların yeni müşteri bulma ve iş modelimizi sürekli güncelleme tarafında büyük yararları oldu. THY ve Zorlu Center’la çalışmamız girişimimiz için önemli dönüm noktaları oldu. THY için başta İstanbul Havalimanı olmak üzere farklı havalimanları için interaktif haritalarımızı THY mobil uygulamasına entegre ettik. Sabiha Gökçen Havalimanı’nın da mobil uygulama ve web sitesinde haritalarımız ile navigasyon deneyimi sunuyoruz. Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz projelerimizi referans olarak kullanarak Avrupa, Orta Doğu ve Afrika pazarına açılmak istiyoruz.”