BiTaksi’yi kurmadan 1.500 start up hikayesi inceleyen Nazım Salur, ilk yılın zorluklarını doğru iş modeli ve başarılı ekibi sayesinde aştı.
Başarılı bir start up olan BiTaksi’nin kurucusu Nazım Salur, 52 yaşında bir işadamı. Boğaziçi Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun olduktan sonra yıllarca ABD ve Avrupa’daki çok sayıda eski fabrikanın satış işlemlerine aracılık yaptı. Teknoloji sever bir iş insanı olarak 2008 yılında ilk iPhone telefonunu aldıktan sonra “mobil iş” konusuna eğildi. Yurtdışındaki start up dünyasını yakından takip etmeye başladı. Techcrunch. com, Mashable.com, Theneweb.com, Redherring ve Fast Company gibi çok sayıda yayını ve bu alandaki fikir önderlerinin blog’ları üzerinden 1.500 kadar start up’ın öyküsünü, gelişimini inceledi. Ardından ise hemen uygulamayı geliştirmek üzere harekete geçti. BiTaksi, taksi yolcularıyla taksicileri buluşturan bir mobil platform. BiTaksi uygulamasını akıllı telefonunuza indirdikten ve kredi kartınızı bu güvenli ödeme sistemine kaydettikten sonra kullanmaya başlayabiliyorsunuz. Uygulamayı kullanarak taksi çağıran bir yolcunun talebini, yakın çevresindeki taksiler görüyor. Müsait olup talebi kabul eden taksici, yolcunun bulunduğu noktayı cep telefonundaki uygulamadan saptıyor ve onu almak üzere yola çıkıyor. Seyahat bittiğinde ise yine mobil uygulamayı kullanarak yolculuk bedelini sisteme giriyor. Yolcu cebinden bu tutara onay verdiğinde ödeme yolcunun kredi kartı üzerinden gerçekleştiriliyor. BiTaksi sayesinde yolcular, ara sokaklarda olsa bile daha kolay taksi bulabiliyor. Taksiciler de doluluk oranlarını artırabiliyor. Nazım Salur, şirketi ilk kurduğu yıl karşılaştığı zorlukları şöyle anlatıyor:
1- YAZILIM EKİBİNİ OLUŞTURMAK KRİTİKTİ
İşi kurmaya, 2012 Haziran ayında karar verdim. Gittigidiyor’un ilk kurucularından olan Serkan Borançılı’da ilk günlerde şirketimizin yüzde 5 ortağı oldu. Onun deneyimlerinden de faydalandık. Ben teknolojiyi seven bir insanım, ancak o alanı çok iyi bilen biri değilim. Eğer bir teknoloji şirketiyseniz yazılımınızı içeride geliştirmelisiniz diye düşünüyorum. Bu nedenle ilk işim, iyi bir yazılım geliştirme ekibi kurmak oldu. Bu bence işin en kritik ve zor aşamalarından biriydi. Teknoloji konusunda uzman bir yönetici arkadaşımızdan ve insan kaynakları konusunda seçme, yerleştirme yapan danışman bir firmadan destek aldık. İki ay boyunca 200 kişiyle görüşmeler yapıldı. Bir start up olmamıza rağmen adayları kurumsal bir şirkette işe giriyormuşçasına ciddi testlerden geçirdik. Sonuçta 5 kişilik bir çekirdek ekip kurduk. O ekip zaman içinde 10 kişiye çıktı ve gerçekten iyi ve kolay kullanılabilen bir uygulama yazdılar. Çalışmalarıyla şirketimize büyük değer kattılar. Onlardan çok memnun kaldım.
2- TAKSİCİLERİ İKNA ETMEK ZORDU
2013 Mart’ında uygulamayı tüketicilere sunmadan önce sistemi taksi sürücülerine tanıtmamız ve belli sayıda sürücüyü sistemi kullanmaya ikna etmemiz şarttı. Bu kolay bir iş değildi. BiTaksi bünyesindeki 20 kişilik satış ekibimiz, İstanbul’u üç bölgeye ayırdı ve durakları, sürücüleri birebir ziyaret etti. İstanbul’daki 40 bin taksi sürücüsünün akıllı telefon sahiplik oranı da toplumun geneline göre düşüktü, yüzde 25’ler düzeyindeydi. Açıkçası penetrasyonun düşük olması da, taksicilere ulaşmak da, onlara bu uygulamayı anlatmak da ve ikna etmek de zor işlerdi. Ancak satış ekibimizin birebir çabalarıyla bu zorluğu aştık. İşe ilk başladığımızda sürücülere bir miktar akıllı telefonu ücretsiz olarak dağıttık. Şimdi ise özel anlaşmalar yapıyoruz ve taksi sürücülerinin ciddi indirimlerle akıllı telefon sahibi olmalarına destek veriyoruz. Bugün sistemimizde 3 bin 500’ü çok aktif olmak üzere 5 bin taksi sürücüsü kayıtlı. Daha önce taksicilere yönelik bankaların yaptığı bazı teknolojik girişimler başarısız olmuş. Bu nedenle bize de hep “Taksiciler bunu yapmaz, kullanmaz, benimsemez” diyenler oldu. Ancak biz başardık. Çünkü çok kullanışlı bir sistem oluşturduk. Bizim sistemimizde taksilerin pos cihazı ve benzeri şeylere ihtiyacı da yok. Birkaç yıl içinde tüm toplum genelinde akıllı telefon sahiplik oranının hızla yükseleceğini öngörüyoruz.
3- MÜŞTERİLER İÇİN REKLAM KAMPANYASI
İstanbul’da 4-5 milyon kişi taksi kullanıyor. Bunlar eğitimli, gelir seviyesi yüksek ve iş yaşamında aktif insanlar. Bu kitle arasında akıllı telefon sahipliği oranı yüzde 80 düzeyinde. Onlara reklamlarla erişip uygulamayı tanıtmamız zor olmadı. Ancak bunun önemli bir maliyeti vardı. Kendimizi iyi anlatamazsak hedeflediğimiz yaygınlığa ulaşamama riski de cabasıydı. Hasan Aslanoba, geçen yıl 2 milyon dolar vererek şirketimizin yüzde 20’sine ortak oldu. Ondan aldığımız paranın yaklaşık 1,5 milyon dolarını reklam ve tanıtım işine harcadık. Bugün İstanbul’da taksiye binen 4-5 milyon nüfusun 500 bini cep telefonuna BiTaksi uygulamasını indirmiş durumda. BiTaksi bir şehir uygulaması olduğu için reklam ve tanıtım kampanyalarımızda ulusal mecraları kullanmadık, outdoor ve benzeri yerel mecralara yöneldik. İlk çıkışta “Onun adı BiTaksi. Cebindeki taksi” diyerek uygulamayı tanıttık. Ardından “BiTaksi, kredi kartı geçen taksi” diyerek uygulamanın faydalarını anlattık.
ULAŞILAN BAŞARILAR
İstanbul’da şu anda 18 bin civarında taksi ve 40 bin taksi sürücüsü bulunuyor. Bizim uygulamamızı 5 bin taksi sürücüsü akıllı telefonlarına indirmiş durumda ve sistemimizi tanıyor. Ancak bunların 3.500’ü bizim sistemimizi çok aktif biçimde kullanıyor. İstanbul’daki 4-5 milyon kişiden oluşan taksi yolcularının 500 bini BiTaksi uygulamasını cebine indirmiş durumda.
BİTAKSİ’NİN 2014 HEDEFLERİ
Bu yıl içinde yeni bir ortak daha alarak, sağladığımız finansmanla muhakkak Ankara ve İzmir’de de faaliyete başlamak istiyoruz. Onları takiben girmeyi planladığımız 2 büyük şehir daha bulunuyor. Şu ana dek İstanbul’da 500 binin üzerinde insan cep telefonuna uygulamamızı indirmiş bulunuyor. Yılın sonuna dek bu rakamı, 1 milyonun üzerine taşımayı hedefliyoruz. 2014 sonuna dek İstanbul’da 10 binin üzerinde taksi sürücüsünü sistemimize kaydetmek de hedeflerimiz arasında. İstanbul’da günde 700 bin taksi yolculuğu gerçekleşiyor. Biz önümüzdeki 2-3 yıl içinde bu yolculukların yüzde 10’unun bizim sistemimizden geçmesini istiyoruz.
BİTAKSİ & GELECEK
Nazım Salur, henüz 1 yaşını doldurmuş bir start up olan BiTaksi’nin uzun vadeli hedef ve stratejileri hakkında şunları söylüyor: Gelir modelimiz taksilerden yolculuk başına bir hizmet bedeli almak üzerine kurulu. 2013 yılında hiçbir ücret almadık taksilerden. Bu yıl 0-10 TL arasındaki yolculuklar için 50 kuruş, 11-20 TL arasındaki yolculuklar için 1 TL, 20 TL’nin üzerindeki yolculuklar için ise 2 TL almaya başladık. Bu rakamları da taksi sürücülerinden oluşan 9 kişilik konseyimize sorarak belirledik. Start up işinde kâr ve ciro uzak hedefler olmalı. Biz 2014 yılı içinde operasyonumuzun başa baş noktasını geçeceğini düşünüyoruz. Ancak bu bizim kâr edeceğimiz anlamına gelmiyor. Çünkü büyüyebilmek için önümüzdeki birkaç yıl boyunca hep yatırım yapmaya devam edeceğiz.
0 yorum