Girişimciliğe, kimi 4 kimi 5 yaşında başladı. Aileleri, çocuk yaşta girişimciliğe soyunanların en büyük destekçileri. Rohan Agrawal, 14 yaşında kendi şirketinin kurucusu oldu. Jordan Casey ise 15 yaşında kendi kurduğu iki şirketin başında.
Gallup’un araştırmasına göre, lise öğrencilerinin yüzde 45’i, kendi şirketini kurmayı planlıyor. Yüzde 42’si ise dünyanın akışını değiştirecek icadı yapmanın peşinde. Ayrıca Genç Girişimciler Derneği NFIB’nin anketinde öğretmenlerin ve rehberlerin yüzde 90’ı, öğrencilerinin girişimci olmak istediğini, ancak yüzde 75’inin nereden başlayacaklarını bilmediklerini ifade ediyor. Gençler kendi start up’larını kurma hayallerini hayata geçirip de başarılı olduklarında, hem büyük şirketlerin hem önemli girişimcilerin gözünden kaçmıyorlar. İşte, Amerika’da ses getirmiş projelerden bazıları…
9 YAŞINDA ROBOT YAPTI
Rohan Agrawal, 14 yaşında robot üretimi yapan Aleopile şirketinin kurucusu. Uzmanlık alanı robotlar, web tasarımı ve baskı devre kartları. Hikayesine gelince… Bilgisayar programcılığına 4 yaşındayken başladı. Agrawal, “Annem bana Google’ın nasıl çalıştığını göstermişti. Çok etkilenmiştim” diyor. Daha 5 yaşındayken kendi web sitesini kurdu. Anne ve babası onu robotlarla ilgili bir kulübe yazdırdı. 9 yaşındayken mini bilgisayar programcılığı sayesinde ilk robotunu yaptı. 10 yaşında yapıcılık grubu Hacker Dojo’ya katıldı.Babası Agrawal’a OLogic şirketinde yaz stajı yaptırdı. Agrawal, ofis ortamındaki cips poşetlerini toplayan bir robot üretti. Staj bittiğinde okula ve kendisi için kurduğu garajdaki çalışma ortamına geri döndü. Bugün ise robot üreten Aleopile’nin kurucusu.
İKİ ŞİRKET KURDU
Jordan Casey 15 yaşında ve İrlanda’nın en başarılı oyun şirketlerinden Casey Games’in kurucusu. Daha 9 yaşındayken bilgisayar programcılığını öğrenerek başlayan serüveni, 12 yaşına geldiğinde hem oyun şirketi Casey Games’i hem öğretmenlere yönelik web tabanlı aplikasyon şirketi TechWare’i kurmasıyla sürdü. Casey, “9 yaşından beri programlama yapıyorum. Gün geçtikçe bu işe daha da tutkuyla bağlandım. Bir sonraki jenerasyona ilham vermek istiyorum” diyor. Casey, İrlandalı girişimcilerle beraber çalışıyor ve amacı okullara bilgisayar programcılığı konusunda derslerin eklenmesi. Bu şekilde İrlanda’daki işsizliğe çare olunabileceğini” düşünüyor. Casey, aynı zamanda küçük yaşta girişimci olmanın zorluklarını ise şu sözleriyle anlatıyor: “Genç girişimci olmanın kendine has zorlukları var. Bazen insanlar sizi ciddiye almayabiliyor. Ama şunu da iyi bilmek gerekiyor: Gençseniz ve ne yapacağınızı biliyorsanız kimse sizi durduramaz. Ne istediğinizi biliyorsanız yaş faktörünün sizi engellemesine izin vermeyin.”
GENÇ YAŞTA GELEN BAŞARI
Mustafa Bilal Şanlısoy, İstanbul Anadolu İmamhatip Lisesi öğrencisi ve Doğakat Genç Başarı Şirketi’nin kurucularından. Bayrampaşa Bilim Merkezi’nde 2 yıl fen ve devamında kimya laboratuvar dersleri alarak proje üretmeye başladı. Kimya dalındaki ilk projesi ile TÜBİTAK İstanbul 2’ncisi oldu. 10’uncu ve 11’inci sınıfta ulusal ve uluslararası yarışmalarda derece aldı.
TÜRKİYE BİRİNCİSİ Şanlısoy, Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın düzenlediği 3X Şirket Programı’na katıldı. TİM İnovasyon Haftası’nda 2015 Liselerarası İnovatif Ürün dalında Türkiye 1’incisi oldu. Şanlısoy, hedeflerini şöyle anlatıyor: “Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın girişimcilik çalışmaları ile Doğakat Gıda Teknolojileri Genç Başarı şirketini kurduk. Ürünün seri üretimine başlama aşamasına gelindi.
PROJENİN AMACI Doğakat Gıda Teknolojileri için ürettiğimiz projede yoğurdun raf ömrünün uzatılmasında karanfil tomurcuğundan elde edilen aromatik sıvının etkisi incelendi. Raf ömrü süresinde kayda değer değişimler elde edildi. Katkı maddesiz yoğurdun ömrü 3 kat daha uzun hale getirildi. Sağlık Bakanlığı tarafından analizleri yapıldı ve tüketimde hiçbir zararı olmadığı kanıtlandı ve patenti alındı.
GİRİŞİMCİLİK PROJELERİ
Muhammed Selim Şeker, Özel İhlas Koleji 10’uncu sınıf öğrencisi. Şeker’in hedefi, üniversite eğitimine yurtdışında devam etmek. Makine mühendisi olmak isteyen Şeker, girişimcilik ve yenilikçilik becerilerini daha da geliştirerek iş kurmayı istiyor. PROJESİ Erasmus+AB projesi için mülakatlara katılan Şeker ve arkadaşları, “English Through Entrepreneurship” (Girişimcilik Metotlarıyla İngilizce) adlı projeleriyle seçildiler. Şeker, çalışmalarını şöyle anlatıyor: “Her ülkede farklı alanlar üzerine çalışacağız. Belçika’daki konumuz ‘Turizm şirketinin temellerini atmak’ olacak. Bizim grubumuz web sitesi tasarımı, reklam filmi çekimi, afiş ve gazete hazırlama işlerini yürüteceğiz.”
NASIL İLERLİYOR? Belçika’da kurulacak turizm şirketinin temel iş ve çalışma planı tamamladıktan sonra 2018’de proje tamamlanacak.
KOPMAYAN KULAKLIK
Kubilay İnce, Doğa Okulları Antalya Bilim Kampüsü 11’inci sınıf öğrencisi. t-MBA İş Projeleri Yarışması’na, Dolanmayan Kulaklık Minerva projesiyle katıldı. 3’üncü olan projesinin nasıl ortaya çıktığını şöyle anlatıyor: “Müzik dinlemek için çok fazla kullandığım kulaklığı, daha kullanışlı ve derli toplu hale nasıl getirebilirim diye düşündüm. Kulaklıkların, çabuk kopması ya da bozulması böyle bir ürün yaratmamın sebebi oldu. Bu sorunları çözmek adına bu projeyi gerçekleştirdim.”
PROJEYİ NASIL GELİŞTİRDİ?
Dolanmayan Kulaklık Minerva, basit bir 3’lü makara sistemiyle çalışıyor. Bir tuşla sağ-sol kulaklık ve jak girişlerini dışarıya çıkartıyor. Aynı şekilde tek tuşla içine dolayan üçgen tasarımlı bir eşya. Bu yapısı sayesinde diğer kulaklıklarda yaşanan dolanma, düğümlenme, kopma, temassızlaşma gibi sorunlar ortadan kalkmış oluyor. Kubilay İnce, “Günümüz insanlarının oldukça sabırsız ve tembel olduklarını düşünüyorum. Bundan dolayı böyle bir ürünün çok fazla tercih edileceğine inanıyorum. Bu projemde, işe-okula giderken, sporda, yolculukta, günlük hayatta kulaklık kullanan tüm insanları hedef aldım” diyor.
ÜRETİM YAPMAK İSTİYOR
Kubilay İnce, projesinin prototipini yapım sürecinde. Amacı, kulaklığının seri üretime geçmesini sağlamak.
0 yorum