Artık Türkiye’de teorik olarak 20 dakikada şirket kurulabiliyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik olarak Mart 2018’de hayata geçirilen yeni bir düzenlemeyle şirket kuruluş işlemlerindeki 7 prosedür de yerini tek bir prosedüre bıraktı. Ancak girişimciler, tüm bu olumlu gelişmelere karşın hala bürokratik süreçlerden şikayetçi. Şirket kurmanın gerektirdiği ek masraflarsa kuruluşta kendini kanıtlamaya çalışan start up’ları en çok zorlayan konuların başında geliyor.
Özlem Aydın Ayvacı [email protected]
Bu olmadan önce biz ne yapıyorduk” dedirten mükemmel iş fikrini buldunuz. Fikir aşamasından şirketleşme aşamasına geldiniz. Peki şirketi nasıl kuracaksınız? Bu yıllardır girişimcilerin bürokrasiyle ilk karşılaştığı ve mümkün olduğunca karşılaşmamaya çalıştığı, işten soğutan bir evre olarak bilinirdi. Artık Türkiye’de teorik olarak 20 dakikada şirket kurulabiliyor. Bu gelişmede son dönemde devreye alınan yeni uygulamalar etkili olmuş görünüyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik düzenlemenin Mart 2018’de yürürlüğe girmesiyle birlikte şirket kuruluş işlemlerinde gerçekleştirilmesi gereken 7 prosedür yerini, tek bir prosedüre bıraktı. Böylece 3 günü bulan şirket kurma süresi 20 dakikaya kadar düştü. Artık imza onayı ve defter onayı sadece ticaret sicili müdürlüklerinde gerçekleştiriliyor. Önemli bir kriter olan masraflar konusunda da kayda değer bir gelişme sağlandı. Daha önce 2 bin TL’yi bulan masraflar 300 TL’ye kadar indi.
İşte bu tablo da start up’ların iş dünyasıyla tanışmasını doğrudan etkiliyor. Uzmanlara göre Türkiye’de şirket kurma süresinin dünya ortalamasının çok altında olması, girişimcilik ruhunu ciddi ölçüde besliyor. Ancak tabii ki söz konusu girişimcilik olunca sadece sürenin uzunluğu ya da kısalığı tek başına kriter değil. Şirket kurmadaki farklı zorluklar, start up’ların farklı deneyimler yaşamasına neden oluyor.
ZORLAYAN MASRAFLAR
Şirket kurma süresi kısalsa da zorlu pek çok süreç var. Startup Hukuku Yönetici Ortağı Av. Erdem Mümtaz Hacıpaşaoğlu, öncelikle şirketin tekrar eden masraflarının yolun başındaki girişimcileri zorladığını belirtiyor ve şöyle anlatıyor: “Hiç çalışanı olmayan bir anonim şirketin yıllık masrafı 13 bin TL civarında. Buna çalışanların brüt maaşı, ofis giderleri, stopaj ve vergi gibi konular da eklenince girişimciyi zorlayan bir süreç portresi çizmek mümkün. Yurt dışında birçok ülkede şirketin ayakta kalması için gereken maliyetler, bunun yüzde 10’unu buluyor. Kapatma kararının da 2 yıl boyunca şirketi açık tuttuğunu belirtmekte de fayda var. Yıllık düzenli masraflar şirket kapanana kadar girişimcinin belini büküyor.”
FlyMedi İş Geliştirme Başkanı Fatih Çiftçi, Türkiye’de şirket kurmanın hem çok maliyetli hem zaman alan bir süreç olduğunu söylüyor. Çiftçi şöyle anlatıyor: “Süreçlerimiz tamamen online’a taşınmamış durumda, halen devlet dairelerine uğramanız gerekiyor. Türkiye’de şirket kurmak gerçekten kolay bir iş değil. Şirket kurmak katma değer için ilk adım. Siz aslında paranızın ve eforunuzun bir kısmını henüz katma değer sağlamamışken katma değere giden yolda gereksiz harcamış oluyorsunuz. Bu eforu ve parayı şirket kurulum prosedürlerine değil de ürün-pazar uyumu yakalamaya harcamak gerektiğini düşünüyorum.”
Her girişimcinin belirli bir nefesi olduğunu, bu nefesin ürünpazar uyumu ve büyüme dışında harcanmasının zarar olduğunu ifade eden Çiftçi, “Hollanda’daki şirketim FlyMedi BV’yi 2 günde kurduk. Türkiye’de şirketimi kurmak ticaret odası onaylarıyla beraber neredeyse 1 ay sürdü. Hollanda’daki şirketimi kurarken basit ve online ağırlıklı olması çok hoşuma gitti. Maliyet derseniz Türkiye’nin yanına bile yaklaşmıyor” diyor.
“ÜÇ YIL YOK SAYIYORLAR”
Asıl zorluklar aslında şirket kurulduktan sonra başlıyor. Türkiye’de finans sistemi yeni kurulan bir start up’a pek de hoşgörülü yaklaşmıyor. Moneymo CEO’su Barış Yüceses, kredi kartı almak gerekince bankacıların kendilerine “Tarlanız var mı” gibi geleneksel sorular sormasının şaşırttığını ve üzdüğünü anlatıyor. Yüceses, şöyle devam ediyor: “Ben de bankacılara ‘Asurlulardan beridir hala mal, tarla sahibi olmakla ölçülüyor’ diye eleştirel bir cevap vermiştim. Kredibiliteniz sıfır olunca bankalar sizi ilk 3 yıl yok sayıyor.
Yeni kurulan bir start up’ın finans kurumlarınca yok sayılması, şirketin temel ihtiyaçlarını karşılamasını bile zorlaştırıyor.” Yüceses, aynı durumu araç kiralamaya kalkınca da yaşamış. Müşteri ziyaretleri yapmaları gerektiğinden şirket adına araç kiralamak isteyen Yüceses, yaşadığı zorluğu şöyle paylaşıyor: “Araç kiralamak istediğimizde paramız olmasına rağmen 3 yıl araç kiralayamayacağımızı öğrendik. Yeni şirketseniz 3 yıl kredibiliteniz yok.”
Seyisco Kurucu Ortağı Sarp Bilecen, şirketini TÜBİTAK 1512 ile kurduğunu söylüyor. Bilecen, en çok vaktini alan kısmın şirket kurulumu ardından gelen banka işlemleri ve banka değiştirme işlemleri olduğunu belirtiyor. Bilecen, şöyle anlatıyor: “Belirli bir sermaye miktarının Halkbank’a yatırılması mecburiyeti var. Farklı bir bankaya geçmek için bu sermayenin blokajının kalkması gibi işlemlerin tamamlanması özellikle bankaların bu konuda dijital alanda kurumsal sistemlerinin yetersizliği bizi en zorlayan kısım oldu.”
RAHATLATAN DÜZENLEME
Şirket kurmaya dair ticaret yasasında yapılan son değişikliğe kadar girişimcileri zorlayan önemli bir konu da ortak gerekmesiydi. İkas Kurucusu ve CEO’su Mustafa Namoğlu, artık anonim şirketlerin de limitet şirketlerin de tek ortaklı olarak kurulabildiğine dikkat çekiyor. Bu değişikliğin start up’lar açısından oldukça olumlu bir gelişme olduğunu dile getiren Namoğlu, detayları şöyle aktarıyor:
“Önceden tek girişimci, kendi ürününü/fikrini hayata geçirebilmek için ortak bulma engeline takılıyordu. Bugün aynı girişimci fikrine güveniyorsa ve start up’ın temelini atabilecek bir sermayesi de varsa şirketini rahatlıkla kurabiliyor. Tabii ki iş ve ürün geliştirme süreci için ortaklık ve ekibin önemi çok büyük. Tek kişinin bir şirketi kurabiliyor olması, o şirketi tek başına başarıya taşıyacağı anlamına gelmez. Bizim için işin en zor kısmı, şirketi resmen kurmak değil şirketi işlevsel hale getirecek ve bizi hedeflerimize ulaştıracak ekibi oluşturmaktı. İstihdam sürecinde doğru insanları bulmak, bu insanları ortak hayale inandırmak, hep beraber zorluklara göğüs germek gibi problemleri aşmamız gerekti.”
Connect-ION Kurucusu Talha Çuhadaroğlu, 2 günde şirket kurulabildiğini ve kendisinin de şirketini 2 günde kurduğunu söylüyor. Çuhadaroğlu, “Vergi süreçlerine alışmak oldukça zorlayıcı. Bu alanla ilgili muhasebe departmanımızın direktiflerini takip ediyoruz. Bu noktanın haricinde herhangi bir zorlukla karşı karşıya kalmadık” diyor. Denebunu Kurucusu Duygu Akbudak, şirket kurmanın kolaylaştığını anlatırken en zorlayan konuyu şöyle paylaşıyor: “Bir start up’ı şirket kurma aşamasında zorlayacak tek şey, doğru iş ortaklarıyla bir araya gelememesi, yol gösteren bir partnerinin olmaması ve süreçlere hakim olmaması… O zaman süreç biraz uzayabilir.” Falaaddin Kurucu Ortağı Sertaç Taşdelen de artık şirket kurmanın çok hızlandığını belirtirken “Ama daha hızlı olabilir. Girişimciliği ve ekonomiyi desteklemek adına daha teknolojik çözümler getirilebilir” diye konuşuyor.
BÜROKRASİ SÜRECİ UZATIYOR
Şirket kurmayı zorlaştıran en önemli engel ise dün olduğu gibi bugün de bürokrasi. Prisync. com Kurucu Ortağı Burç Tanır, şirketini 2-3 günde kurduğunu dile getiriyor. Tanır, kendilerini çok zorlayan konuların bürokrasi olduğunu söylüyor ve şöyle açıklıyor: “Birçok bürokratik süreçte olduğu gibi oldukça fazla yazılı basılı evrak derlenmesi, çok fazla sayıda noktaya bu evrakları onaylatmak ve teslim etmek zorluğun kendisini teşkil ediyor. Bizim tarafta da yine bu evraklı süreçler ilk deneyimimiz de olduğu için bir miktar kafa karıştırıcı olmuştu.” Foriba CEO’su Koray Bahar, şirket kurma süresinin kısalmasına karşın süreçlerin hala yalınlaşmadığına dikkat çekiyor. Bahar, “Şirket kurma süresi gayet kısa ancak insanların kağıt prosedürlerini öğrenip başvuru yapma süreçlerini anlaması hala çok kolay değil. Genelde uğraşmamak için mali müşavirlere vekalet vererek ilerliyorlar. Bu durumda ilave ücretler ödemek zorunda kalıyorlar” diyor.
Oto.net Kurucusu Yonca Zaimoğlu da bürokrasiden şikayetçi. Zaimoğlu hangi alanda, ne tür zorluklar yaşandığını şöyle anlatıyor: “Kurulmak istenen şirketin yapısına göre zorluklar değişiyor. Şahıs şirketi kurmak için noterden ve muhasebecinizden alacağınız birkaç evrakla birkaç günde şirket kurulabiliyor. Ancak limitet ya da anonim şirket kuracaksanız belirli bir sermaye taahhüdü isteniyor. Ayrıca istenen evrakların sayısı da artıyor ve bu da bürokratik işlerin artması demek. Son yıllarda yapılan yasal düzenlemelerle belirli zorunluluklar esnetildi ve süreç hızlandırıldı. Ancak yine de yapılabilecek iyileştirmeler olduğunu düşünüyorum. Şirket kurmak isteyen girişimciler için yasal prosedürlerin azaltılmasının pozitif katkısı olacağına eminim.”
“EN FAZLA 3-4 GÜN SÜRÜYOR”
DAHA UYGUN Yasal kuruluş süreci açısından değerlendirirsek yapılması gereken tüm başvurular ve dokümantasyon aşamasıyla muhasebe ilgilendiğinden, şirketinizi kurarken size yalnızca birkaç imza atmak kalıyor. Ancak finansal açıdan ele alacak olursak, şirketiniz TÜBİTAK 1512 ile kurulursa vergi muafiyetleri nedeniyle daha uygun bir maliyeti oluyor. Şirket kuruluş süreci ise en fazla 3-4 gün sürüyor.
LİMİTET Mİ ANONİM Mİ?
Kuruluştan ziyade limitet veya anonim şirketleri arasında seçim yapmak uzun sürebiliyor. Ayrıca zaman zaman ekstra harcamalara gereksinim duyulabiliyor. Ancak bu da zaten şirketleşme sürecinin beklenen bir sonucu olarak değerlendirilmeli.
“ŞİRKETİ HANGİ TÜRDE KURACAĞINIZ ÖNEMLİ”
KARAR AŞAMASI Start up’lar açısından ilk adımda karar verilmesi gereken en önemli konu, şirketin hangi aşamada ve hangi şirket türünde kurulması gereği. Limitet şirket kurmak ya da ilk etapta şahıs şirketi kurup işler büyüdüğünde limitet şirkete geçiş yapmak mümkün. Bir sermaye şirketi kurmak şahıs şirketine göre çok daha masraflı olmasına karşın, şirketin gelecekte yatırım alma aşamasında karşılaşacağı olası sorunların önüne geçiyor.
HUKUKA DİKKAT Diğer yandan start up’lar genellikle düşük sermayelerle hayata geçirildiği için her zaman gereksiz masraflardan kaçınmak ister. Bu nedenle de bazen bazı adımları göz ardı edebilirler. Ancak bu noktada özellikle hukuki adımların dikkate alınması gerektiğini hatırlatmak isterim. Biz birbirimize güvenen ve inanan bir ekibiz. Üç kişiyken de böyleydik, bu nedenle şirketin temellerini sağlam attık.
“İŞİMİZİ İYİ YAPTIK” Bir şirket için en önemli kısım güven konusu. Kuruluş aşamaları her zaman sancılı olur, fakat işimizi iyi yaptık; yaşadığımız olumlu-olumsuz tüm süreçleri değerlendirdik, dersler çıkardık, gelişmeye ve geliştirmeye devam ettik. Sekiz yıl önce ortaya çıkan bir fikri, bugün 110 kişilik güçlü bir şirket, bir marka haline getirmeyi başardık. Bugün Türkiye’de ve yurt dışında, toplam 8 bin 500 apartman/sitede 700 bine yakın haneye ve burada oturan 1,5 milyondan fazla site sakinine hizmet veriyoruz.
“YURT DIŞINDA ŞİRKET KURMAK DAHA ZOR”
BANKA HESABI SORUNU Türkiye’de şirket kurmak, yurt dışına kıyasla çok daha kolay. Her ülkenin dinamikleri birbirinden farklı. Şirket kuruluş sürecinde sizden talep ettikleri minimum gereklilikler ve sağlanması gereken belgeler çok değişiklik gösteriyor. Bazı ülkelerde bir hafta gibi kısa bir süre içinde şirket kurulabilirken, bazı ülkelerde bu süreç aylar sürebiliyor. Yasal olarak şirketi kurduktan sonra bir banka hesabı da açılması gerekiyor ki bu bizi en çok uğraştıran kısım. Banka hesabı açmak için o ülkeyi birden fazla kere ziyaret etmemiz ve uzun süreler beklememiz gerekebiliyor.
APAC’TA DAHA KOLAY Biz de Amerika’ya yeni açılacağız, bu yüzden oradaki süreci yeni göreceğiz. APAC’ta (Asya Pasifik ülkeleri) şirket açmak diğer yerlere göre nispeten daha kolay olabilir. Avrupa’da ise ülkeden ülkeye süreçler çok fark ediyor. Şirket kurmanın Türkiye’de hızlı olmasının nedeni, bizim süreçlerimizin yurt dışına kıyasla daha kolay olması değil tüm evraklar için yeminli tercüme, noter onayı ve apostil gibi süreçlerden geçmiyor olmamız. Bazı ülkelerde yabancı şirket açabilmek için ilgili ülkeden vatandaşı olan birinin şirketin yetkilisi olması gerekiyor. Fransa, Hong Kong, İspanya gibi ülkelerde süreç böyle.
“DAHA YALIN BİR YAPI ŞART”
BÜROKRASİ FAZLA Türkiye’de şirket kurmak zor değil ancak bürokrasi halen fazla. KOSGEB ve TÜBİTAK gibi teşvik veren kurumlar, teşvik ödemelerinin önemli bir kısmını kuruluş aşamasında yapma politikasını benimserse özellikle ekonomik açıdan şirket kurmak daha kolaylaşır.
İKİ YIL GEREKTİ Inoven’in resmi olarak kuruluşu birkaç gün sürdü, ancak altyapısının hazırlanması ve yatırım sürecinin tamamlanmasını düşünürsek öncesinde 1,5-2 yıllık bir süre gerekti. Prosedür ve bürokrasinin fazlalığından dolayı mali müşavire ek olarak avukat desteğiyle süreci yönetmeyi tercih ettik.
SÜREYİ UZATANLAR Şirket kurmanın kolaylaştırılabileceği, daha yalın bir yapı kurulabilir. Yatırım süreci yasal süreçleri karmaşıklaştırabiliyor. Sözleşme sürecine ilave olarak melek yatırım aldığınızda, çeşitli teşviklerin söz konusu olabilmesi için farklı kurumların onay süreciyle kuruluş öncesi süre uzayabiliyor.
Son dönemin en büyük başarısı hiç kuşkusuz Getir’in son yatırım turunda ulaştığı değerlemeyle bir unicorn olması ve hızla yurt dışına açılması oldu. Nilüfer Gözütok Ünal Her ne kadar pandemi...
Copyright © 2014 Start Up Dergisi.
Çerez Seçimini Sıfırla
0 yorum