Endüstriyel internet ve Türkiye

“Türkiye’de endüstriyel derinliği olan iyi yetişmiş ve dünya çapında kalibrede bir insan kaynağı var. Umarım bir kısmı, start up’larıyla endüstriyel internet devriminin Türkiye’deki öncüleri olur.”

Babür ÖZDEN  [email protected]

Endüstriyel internet, yeni bir teknoloji devrimi ve çığ gibi katlanarak geliyor. Markasını internetle ve onun üstünde yaratmış şirketler, bu devrimde yok. Bu treni kaçırdıkları için değil endüstriyel internet, internetten farklı o yüzden…

Nasıl internet, binlerce start up’a vesile olup aralarından düzinelercesini yepyeni dünya markası yaptıysa endüstriyel internet de aynı şekilde bugünlerde yepyeni start up’lar yaratıyor. Türkiye bir G20 ekonomisi. Dünyanın devleriyle aynı masada ama internetin GDP’sine (Gross domestic product), katkısına bakınca geri kalmış ekonomilerle aynı yerde. Örneğin internet, Amerikan GDP’sinin yüzde 5’ini oluşturuyor.

Türkiye, internette kaçırdığı “GDP’sine ciddi katkı” imkanını endüstriyel internetle yakalayabilir. Peki nedir bu endüstriyel internet denen şey? Bunun için önce interneti internet yapan olaylara bakalım.

Yıl 1993. İnternet 30 yaşında. Batı bilim dünyası ve Amerikan savunma sanayi dışında adını kimsenin duymadığı bir dizi bilgisayar ağı. Ve o yıl çok çok önemli bir gelişme olur. İsviçre’nin Cenevre kentinde 10 bin dehanın olduğu CERN’de, bilim adamları internette kendi ihtiyaçları için HTTP ve HTML kısaltmalı bilgi işlem teknolojisini geliştirir. World Wide Web (www) doğar ve web, interneti dünyanın en büyük veri tabanı ve bilgisayar ağı yapar. Şimdi gelelim endüstriyel internete…

Yıl 2005. Yahoo’da çalışan iki teknoloji uzmanı, Yahoo’nun iç ihtiyacı için bir bilgi işlem teknolojisini geliştirir. Ve çocuklarından birinin oyuncak filinin adını verirler: HADOOP. Dünyanın 200 ülkesine yayılmış, 1 milyar web sitesinin üstündeki içeriği bir veri merkezinin içine kopyalamak, teknik ve finansal olarak verimli olur. Bu sayede şirketler, web üstündeki verilerle süper analiz yapma imkanı bulur ve internette “büyük veri” dönemi başlar.

Yıl 2008. General Elecrtic (GE) şirketinin, Global Research Center’ında veri bilimcisi olarak çalışan bir Türk ve ekibi, HADOOP’u makine ve cihazlardan gelen verileri toplamak ve incelemek için kullanmayı başarır. Böylelikle endüstriyel internet devrimi başlar. Endüstriyel internetin devrimsel niteliği, HADOOP vesilesiyle endüstrilerin çarkı olan makinelerin ve cihazların, onları işleten altyapıların ürettiği verileri, bir standartta ve off-the self bilgisayarla saklamanın teknik olarak mümkün ve finansal olarak fizible olmasıdır. Tamam da bu niye devrimsel bir gelişme? Bu jet motorunun bir günde ürettiği veri, 300 milyon kişinin bir günde Twitter üzerinden ürettiği veriden 2 kat daha fazla. Bu jet motorunun ürettiği veri, öyle sebil gibi akıp giderken şimdi onu saklamak ve üstünde sayısız analizler yapmak mümkün. Her gün dünya semalarında 200 bin jet motorunun ürettiği verinin günlük miktarı, şayet olsaydı, dünya üstünde 60 trilyon insanın bir günde yaptığı tweet’lerin miktarıyla aynı olurdu. Endüstriyel internetle bu veri, saklanıp işlenebilir hale geliyor.

Yakın bir gelecekte endüstriyel internet üstünde bir günde dünya genelinde üretilen verinin miktarı, şayet bugünkü hızıyla büyürse internetin geçen 20 yılda tüm web üstünde ürettiği veri miktarıyla aynı olacak! Tahminlere göre gelecek 5 yıl içinde dünya genelinde 10-15 bin yeni start up endüstriyel internette bu imkanları değerlendirmek için kurulmuş olacak. Türkiye’nin iş dünyasında, endüstriyel derinliği olan iyi yetişmiş ve dünya çapında kalibrede bir insan kaynağı var. Umarım bir kısmı, kuracakları start up’larla endüstriyel internet devriminin Türkiye’deki öncüleri olur.